bir çeşmenin altına
bir testiyi koysalar
kapağın açmasalar
kendi dolası değil .
onların gözleri vardır görmezler
kulakları vardır işitmezler
işte onlar hayvanlar gibidir .
belki dahada aşağıdır .
allah' dan kim haber almış. mesela bir şizofreni düşün arap çöllerinde güneş başına vurmuş ve beyni sıyırmış. bunun etkisiyle bir şeyler gördüğünü iddia etmiş ve diğerleri hiç görmediği şeye inanmış. tuhaf.
Haber almak yerine varligimizla haber vermemizin kafi olacagi durumdur. Zira Allah kendinden haber verme olayini yuz yillar once (bkz: kuran ı kerim) ile zaten yapmistir. Anlamak icin biraz beyine ihtiyac vardır.
Müslümanlar rahat, son kitap, son peygamber var işte ne düşünüp kafa yoracaksın yok evrenin işleyişiymiş, kim uğraşacak çıkmaza girip kalıyoruz zaten, hemen hemen bütün kitaplarda cehennemin ateşle tasvir edilmesindeki benzerlikler falan beni hiçbiri şüpheye düşürmüyor. allahtan haber alamayan ateistler düşünsün dimi.
çok uzun zaman önce haberden saydığı-aldığı ile kasdedilen neydi ? ona göre bir cevap yazmak gerek. özel olarak dürtülmeyi mi bekliyor mesela ? mesele inanıp-mama meselesi bile değil aslında.
nereden vardın bu kanıya? bir sıvıdan anne karnında ete kemiğe bürünmüyor mu artık bebekler? cansız bir parçayken ruh verilmiyor mu ona? bugün vücudundaki eskiyen hücreler ölüp yerine yenileri yaratılmadı mı yoksa? bugün güneş yaşamın sürdürülebilmesi için koruması gereken yörüngesinden mi saptı? yoksa bugün yediğin yemekler en küçük parçalarına ayrılıp vücuduna karışmadı mı? veya aklı olmayan hayvanlar mevsimsel değişikliği görüp yaşamlarını sürdürecek yere göç etmelerini sağlayan 'içgüdüye' sahip olmadılar mı? 576 megapiksel gözlerinle gördüğün 10-20 megapiksel kameralara hayret edip hiç düşünmezken, bu yazdıklarımı okurken ve anlarken, gözünde ve beyninde milyonlarca işlem gerçekleşirken ve bunların hiçbiri senin kontrolün altında değilken söylesene dostum sen neyin derdindesin?
