çok sevmek

entry264 galeri5
    14.
  1. hiç bir zaman aynı şekilde karşılık görülemeyendir ne yazık. "sevmek" evet belki, ama "çok sevmek" hiç bi zaman aynıyla karşılık görmez. er ya da geç farkedilir ve insan egosu buna katlanmaz. yorar, acı çektirir... vs. işte bu yüzden hiç gerek yoktur. sevmek yeterdir.
    4 ...
  2. 13.
  3. 12.
  4. aşkın en saf halini tanımak, ümitsizliği gurur sanmaktır.
    insanın kendine yenik düşmesidir.

    ve her şeye rağmen sevdiğine, sen üzülme ben ağlarım ikimizin yerine diyebilmektir.

    bi'de, yürek her zaman kendinde yana çıkıp aşkı feda eder*.
    5 ...
  5. 11.
  6. bir süre sonra karşılığı olup olmadığından emin olmamaya başladıysanız acı verecek olan, aynı zamnada fedakarlık isteyen hadisedir.
    2 ...
  7. 10.
  8. ezbere yaşamaktır. mutsuz ise kişi, güneş'e baktığında onu renksiz sönük vs. görür resmen.
    o değil de neden her gece artıyorsa bu tarz başlıklar.
    3 ...
  9. 9.
  10. sezen aksu'nun vazgectim sarkisinda ifade ettigi gibi bir sevgidir.
    3 ...
  11. 8.
  12. karşılıklı olduğu sürece sorun olmayan eylemdir. Lakin platonikseniz vay halinize.
    5 ...
  13. 7.
  14. çok ağlamaktır, uykusuz geçen gecelerdir, daha çok daha çok sevmeyi istemektir. en asil duygunun duygusudur.
    7 ...
  15. 6.
  16. 5.
  17. insanlıktan çıkma riskini göze almaktır.
    6 ...
  18. 4.
  19. iki gözünüzü seve seve kapatarak güvenme hali.
    6 ...
  20. 3.
  21. hiç sevilmemekle de sonuçlanabilecek gönül bağı.
    7 ...
  22. 2.
  23. beraberinde çok gözyaşı ve acı getirecek olan gönül işi.
    7 ...
  24. 1.
  25. Bizi kandıran o şarkılar, o mavi gece
    O sıcaklığı beyaz ellerin, o ilk bakış
    Sebepsizliğin sebep olduğu şafak vakti
    O çok sevmek gecelerde o çaresiz aldanış.
    Uzayan saçlar, alnında avuçlarımızın
    işte o, insanın bir yerde, aşka boyun eğmesi
    Kırılmak, bölünmek, o hep bütünlenmek
    O çok sevmek, tenin bir başka tene değmesi.
    Yanmak mı o eski çağlarda yanmak
    Kül olup savrulmak rüzgara karşı
    ilk kesilmişliği mağrur ellerimizin
    O çok sevmek, kanımızın o ilk akışı.
    işte pınarlar, testiler, ırmaklar, çeşmeler
    Kanlı avuçlarla içmek aşkı kanmadan
    O kıyılarımızdaki denizin ilk coşkunluğu
    O çok sevmek büyütmek onu hep, orada o zaman

    Kazımak ulu ağaç gövdelerine adımızı
    Yazmak her şeyi bir bir kumların üstüne
    O her işkenceye mahkum olmuşluğumuz
    O çok sevmek, daha çok sevmek günden güne.

    Öyle delicesine, öyle korkunç, öyle çılgın
    O çok sevmek o yanardağ, o ateş, o yangın...

    (bkz: ümit yaşar oğuzcan)
    12 ...
© 2025 uludağ sözlük