birinde tabiat donmuş ve az haraketli, diğerinde cıvıltılı, kıpır kıpır hayat dolu...
sonunda onu sabırsızlıkla bekleyenlere gelmiştir ilkbahar...karanlık kasvetli Kıştan sonra hep uzun gelmiştir açan çiçekleri beklemek yüreklerimizde...oysa aydınlık, renkli ilkbahar, yolcusunu bekleyen ona hasret hancı gibi bu gönlümüze. nasılda yüreklerimizi kasvetlendirmişti Kıştan kalma yağışlar, rüzgârlar ve soğuklar...
Bir yanda her tarafı kaplayan soluk, mat ve daha çok beyazın hâkim olduğu renkler, diğer yanda yeşilin değişik tonları arasında baş gösteren bin bir renk cümbüşü...Biri donuk, hareketsiz, şekilsiz...diğeri rengarenk, ışıltılı, kıpır kıpır, büyüleyici...
sanki ilk defa çıkıyor insanoğlu Hiç bitmeyecek sanılan; o karanlıklık ve kasvetten sonra ilkbahar la birlikte aydınlığa.
Tabiat ana ile kucak kucağa, iç içe yaşayan bizler, çok önemli bir yere oturtmuşuz bilinç altımızda ilkbahar ın gelişini...
ilkbahar ile birlikte, bitmeyecek gibi gelen iç karartıcı günlerin ardından doğan güneşli, aydınlık, hareketli, cıvıl cıvıl kuş ve hayvan sesleriyle kurulmuş olağanüstü bir doğa orkestrasının nağmeleri insan hayatını adeta canlandırır...
en sonunda Ortaya çıkan muhteşem rengârenk tablo, bunalımlı kıştan sonra; adeta mutluluk habercisi olan ilkbahar a geçişin en güzel tasviridir... *
--spoiler--