Bir zamanlar ben. Neyse ki bir şekilde gözüme battı da Çok büyük ölçüde azalttim bu ozelligimi anca çok heyecanlaninca çenem düşüyor artık. Bana kendimi sorgulatan da iletişim hakkında izlediğim bir TED videosuydu özetle hatun, onuskan insanlar diğer insanlarla iyi iletişim kurduklarını düşünürler ancak kafa utulemekten başka işe yaramazlar, diğer insanlar onları alttan alır hepsi bu. iletişim ise konuşmak kadar susmayı, dinlemeyi, karşı tarafa ilgi çekici sorular sormayı gerektirir dedi. Öyle aydinlandim, kendimi geri planda tutup karşıdaki insan hakkında daha çok bilgiye ulasmanin keyfine vardım. Dinlemek de güzel.
kendini bilmeyen insan.
her ne kadar boş konuşmasa da çok konuşması karşısındakinin algısını kapatacağından bir süre sonra anlattıkları karşı tarafa eziyet çektirir.
yanında haddinden fazla konuşan insanlardan rahatsız olan bireylerin kafasını sikmemeye özen göstermeli, dayanamıyor ya da rahatlayamıyorsa da ayıplanma korkusunu bir kenara atarak kendi kendisiyle konuşabilmeyi öğrenmelidir.
Bir gün bir yunan filozofuna sormuşlar(sanırım diyojen aklıma gelmedi);
Kişinin zeki olduğunu nerden anlarşılır diye sormuşlar.
Az konuşuyorsa zekidir.Cevabını vermiştir.Bu sefer hiç konuşmazsa diye sormuş.O kadar zeki insan dünyada henüz mevcut değildir demiştir .
sağlıklı bir bireyde her davranış bir amaca yöneliktir. çok konuşan insanda da tıpkı yeme bozukluğu olan insanlarda olduğu gibi davranışın kendisi amacının dışına çıkmıştır. birey çok konuşma davranışının arkasındaki pozitif niyeti bulup, (stres atma, keyf alma, rahatlama, ödüllendirme her neyse) bu niyete davranışının ne kadar hizmet ettiğini saptamalıdır. yeme bozukluğunda nasıl ki amaç beslenme ihtiyacının dışına çıktıysa, bu yanlış iletişim tekniği diyebileceğimiz (tek yönlü) çok konuşma davranışı da esas iletişim ihtiyacının dışına çıkmıştır. birey bu pozitif niyetlerine hizmet edebilecek alternatif davranışlar geliştirmelidir. spor, hobi vs gibi...
çok konuşmak düşünerek konuşulmadığının önemli bir göstergesidir. lakin çok zeki olup düşüncelerini ağız yoluyla boşaltmaya çalışan insanlar müstesnadır.
Bir süre sonra hayal dünyanızda kendi kendinize vakit geçirdiğinizi fark edip etmediğini asla anlayamayacağınız insanlardır. Çünkü siz başka şeyleri düşünmeye başlayıp karşı tarafı dinlememekte olduğunuzu fark ettiğinizde, karşı tarafın da bunu fark edip etmediğini merak ettiğinizde, defalarca konuşulmuş bir konudan bahsedildiğini anlayınca düşüncelerinizi toparlayıp gerekli tepkiyi verebileceğinizi düşünüyor olarak bir şeyler söylemeye hazırlandığınızda ve son olarak ne zamandır karşı tarafı dinlememekte ve nasıl bunu yapabildiğinizi sorguladıgınızda o çoktan sizin anlamak için çaba gösterdiğiniz konuyu anlatmayı bitirmiş ve başka bir konuya geçmiştir. Amaçları güzel vakit geçirmek olabilir ve güzel vakit geçirme anlayışları hiçbir şekilde durağanlığa yer vermiyor olabilir. Ancak bir süre sonra sanki siz olmasanız da o hep orada konuşmaya bir şeyler anlatmaya devam edecekmiş ve sizin o süreç boyunca varoluşunuzun tek sebebi karşı tarafı kendi kendine konuşuyor diye akıl sağlığının yerinde olup olmadığını sorgulayan insanlarla uğraştırmamakmış gibi hissettirir.