dur dur annemin gıyabında sallıyorsam onun yerine de ayarı vereyim kendime:
- eşek kadar adamsın. kalıbının adamı ol da kendi kıyafetlerini kendin yerleştir. eline mi yapış..
herkesin sevdiği kıyafetler vardır. tamam bütün tişörtlerini sen almışsındır ama atıyorum mavi tişörtünü daha çok seviyosundur. o mavi tişörtü giydiğinde ayıklanmadık hatun bırakmıcakmışsın gibi geliyordur. ya da siyah eteğin kalçalarını daha iyi gösteriyordur hep onu giyiyorsundur. zaten biz de hep onu giymeni istiyoruzdur ama konu o değil balım.
işte anne de artık kıyafetler arasında adaleti sağlamak için bilinçlice mi yoksa tamamen tesadüfen mi yapar bunu bilinmez o sık giydiğin kıyafetleri çekmecede en alta koyar. sonra da üstteki kıyafetleri dağıtınca beynini yer. bak bak bu arada annem hala konuşuyor arka tarafta:
- iki tane kıyafeti dürüp çekmeceye koyacaksın ya ne var bunda. çamaşır bende bulaşık bende yemek bende. kaç yaşına geldim hala çalışıy..
olm hep sizin yüzünüzden lan. kadın başladı bak susmaz artık. bak bak hala konuşuyor:
- daha da kıyafetlerine dokunmam. 40 yıldır ne baban ne sen işin ucundan bi kere olsun tutmadınız. perdeleri bile kendim takıyorum. börek yaptım deyince koşa koşa gelmeyi biliyorsunuz ama. olmaz ki ca..
