içinde yaşadığımız, üstelik üzerine düşündüğümüz lanettir. Velhasılı kelam, güzel şeyler kısa sürede gerçekleşir aslında, bundan ki vazgeçilmeye çalışılmalıdır..
Doktora gidip anksiyete bozuklugu tanisi ile tedavi edilmeye baslandigim sendrom. Uyku, huzur hak getire bir haldeydim. Kafam surekli kotu birseyler olacagi hissiyle mesguldu. Doktora gidip anlattktan sonra ilaca basladim ve tibbin onunde bir kez daha egildim.
Zira alisma surecinde dusuk dozla baslamama ragmen, hemen birseyler ictigimi farkettim. Belki de ben ic dunyasini iyi taniyan biri oldugum icindir bilmiyorum ama bu ilac her ne yapiyorsa sizin o kafaniza taktiginiz seyleri nir mezara koyup uzerine de beton dokuyor. Mezarda kimin yattigini biliyorsunuz ama icini acip derine inemiyorsunuz. Yani fikir akliniza geliyor ama caninizi sikamiyor. Oh mis.
en çok bayanlarda görülen, sosyal yaşantıyı ve sağlığı olumsuz etkileyen zararlı düşüncelerdir. düşünmek elbette biz insanlara ait olan harekete geçirip uygulayacağımız bir eylem. Kadınlar dış görünüşleri, sosyal çevreleri, ilişkileri, kariyerleri, aileleri hakkında hep daha fazla düşünüp, karamsar senaryolar yazmaya yatkın oluyorlarmış. Kadınlar Nasıl gözüküyorum?, Çevremdekiler hakkımda ne düşünüyor?, Bu hareketin / sözün altında aslında ne yatıyor? gibi soruları kendilerine daha fazla soruyor ve yanıtlarını da irdeleye irdeleye düşünüyorlarmış.
Dediğimiz gibi düşünme eylemi hepimizin hayatının bir parçası. Fakat fazla düşündüğümüzde dış görünüşümüzden ilişkilerimize, kariyerimizden aile yaşantımıza kadar her şeyin altında kötü bir şeyler bulmamız mümkün. Aslında ufacık olan problemleri büyütmemiz, söylenen lafların altında eleştiriler bulmamız, yapılan hareketlerin karşısında alınganlıklar yaşamamız; özetle mutsuz ve şüpheci olmamız söz konusu Tüm bunların yanı sıra vaktimizi çok daha faydalı ve keyifli geçirebilecekken boş şeylere harcamak, konsantrasyonumuzu kaybetmek, hedeflerimizden uzaklaşmak, problemlere sağlıklı çözümler bulamamak gibi sonuçlar da doğuyor. Tüm bunların bir sonucu olarak da başarısız, pasif, pişman, endişeli; her şeyden önemlisi depresif oluyoruz.