ilginç bir kelime tabii. ''çok az'' anlamı az bile değil ondan daha az.
türkçe ilginç bir dil birbirine zıt iki kelimenin birleşmesi ile çok acayip manalar çıkaliyor. bu da bazen sorun yaratıyor. özellikle yabancı dili ilk öğrenmeye başladığınızda türkçe kelimeleri direk olarak çevirince komik olaylarla karşılaşıyorsunuz. çok az bu kelimelerden sadece bir tanesi.
hani derler ya eğer yabancı dili tam anlamıyla öğrenmek istiyorsan bizzat ülkesine gidip öğreneceksin. her ne kadar kurslar ve okullar olsa bile tam anlamıyla öğrenilmiyor ve konuşurken bazen insan saçmalayabiliyor.
çünkü her dilin kendi yapısı ve kültürü var. türkçe konuşur gibi örneğin fransızca konuşamazsınız. kelime dizilişleri ve kelimelerin art arda gelmesiyle çıkan anlamlar tamamen farklı olabiliyor.
çok az elbette bunlardan biri ve konumuza yavaş yavaş geçiş yapalım.
efendim hastanede kalıyorum. öğle yemeği geldi ve sadece 1 kaşık yedim. sonrasında spor salonuna günlük sporu yapmak için gittim bir yandan hemşireyle konusuyorum bi yandan yapmam gereken hareketleri yapıyorum. tabii konu yemek olayına döndü. ben de tam anlamıyla fransızca bilmiyorum. henüz yeni yeni öğreniyorum. hemşire bana; yemek yedin mi diye sordu ve ben az yediğimi belirtmek adına beaucoup * petit * dedim. çünkü çok az kelimesinin bizde bir anlamı var. yani az bile değil anlamında. efendim tabi hemşire benim soru sorduğumu sandı ve eliyle bak bu petit bu beaucoup diye işaret etti. tabii ben hayır ikisi bir arada beaucouppetit dedim. tabii kadın ilk baş şasırdı ben olayı anlattıktan sonra anladı ama aradan 1 saat falan geçmişti tabi. sonradan oğrendim fransızca da ona benzer bir kelime var très peu olarak ondan sonra bu kelimeyi kullanmaya karar verdim. bir şey daha dikkatimi çekti baya makale tarzında bir entry oldu buna pek alışkın değilim o yüzden biraz heyecanlıyım beni affedin. *