9 yaşındaydım.
beni zorla gönderdiler.
gitmedim. kaçtım.
sonra yeniden gönderdiler.
bu sefer kuran kursundaki arkadaşları organize ettim onları da kurstan kaçırdım.
sonra imam ve babam bir araya gelerek benim kuran kursuna devam etmemem yönünde oybirliği ile karar aldılar.
böylece kuran kursuna gitmekten kurtuldum.
benim kuran kursuna gitmekten kurtuluşuma şahit olan arkadaşlarım da benim izimden gittiler ve onlar da kurtuldular.
neticede çocuktuk.
3 ay yaz tatilinde, yazın sıcağında kuran kursu saçmalığına maruz kalmamak istiyorduk.
haklıydık, kazandık.
2 çocuğum bir de kedim var.
ve ben üçünü de göndermedim kuran kursuna.
oğlum gitmek istedi onu da zorla göndermedim.
çocuğunun özgür ortamda kendi dinini seçmesi gerektiğini bilen, bu ülkede dinsizlik değil de radikal dinciliğin zarar getirdiğini anlamış, çocuğunu arapça saçmalıklarla değil kendi öz dilinde türkçe bilgilerle dinini öğreten, gelecekte kendi ayakları üzerinde duran değerli bir birey yaratabilecek ebeveyndir.
Ben şimdilik düşünmüyorum. Gerekli bilgileri ev de ben öğretebilirim eğer isterlerse. Ya da yazları bir iki saatlik bir eğitim olabilir. Kimseye güven kalmadı malesef.
kendi ana dilinden farklı bir dille kur'an'ı okuyacaksa, henüz neyin ne olduğunu bilmeyecek kadar küçükse, okuduğu şeyden hiçbir bok anlamıyorsa hiç gitmesin.
çocuğunu sokakta bulmamıştır. denetlenmeyen, hakkında yıllardır bir sürü kötü şey duyduğu( çoğu doğru) bir yere yollamak istemiyordur. değil kuran kursu denetlenmeyen hiçbiryere çocuk yollanmaz.