Dün otobüste benzer birşeye sahit oldum. Yaşlı bir teyze inmek için kapıya yöneldiğinde ierideki kızına sesleniyordu, kulaklarımdan emin olmaya çalışırken teyze de beni dogrulamak istercesine tekrarladı ismi; pakistan.
okan bayülgenin kızının ismini istanbul koymasından sonra. benimde çocuğumun ismini Hatay koymaya karar verdiğim durumdur. yıllar sonra bakıp hatayı ben en başında yaptım diyebilirim böylelikle.
''lann yozgat!! yozgat kime diyorum lann?! şimdi geliyo okkalı bir dayak haaa'' şeklinde senaryonun kesin olacağı saçma isimler bütünü.
düşünsenize bide çocuğun adının samsun olduğunu. boyuda fazla uzamıyormuş ilerleyen dönemlerde. hobaaa gelsin coşku o zaman. ''la kısa samsun kaldı mı sende tek?'' gibi. *
Bir kadın ismi olarak Amasya.
Bir erkek ismi olarak amasra.
Hikmet anıl'ın çıkıp
''kadın dediğin istanbul gibi olmalı fethi zor fatihi tek; erkek dediğin Bağdat gibi olmalı bahçesi geniş gülü tek''
Tarzı bir geyik yapması yeterli bu isimlerin kullanılması için.
istanbul gibi kaç kere kuşatılmış kaç kere fethedilmiş surlarını ağır toplarla kaç kere dövmüşler kaç millete ev sahipliği yapmış filan hiç önemi yok.
Sosyal medyada beğeni/fav alsin yeter.
La casa de papel izledikten sonra gaza gelip çocuğunuza türkiyeden herhangi bir şehrin ismini vermeyin. Çocuğa yazık. Tamam helsinki, rio, tokyo falan havalı isimler gibi gelebilir ama gidip de çocuğa hem yabancılardan özenip hem de yerli ve milli olsun diye hatay, kilis ne bileyim ankara diye isim koyduğunuzu düşündüm de yok aga bizde olmuyor. Koyulabilecek en naif isim istanbul oluyor. Onun dışında kırşehirmiş, trabzonmuş, antepmiş hiçbiri bir insana uymuyor. Hele ufacık bir bebekte hayal bile edemiyorum.
Güzel ve tarihi şehirlerin isimlerinin verilmesi bence iyi olacaktır. Ama tutup da Ankara, istanbul'u vermek pek iyi bir davranış olmaz çünkü gündelik hayatta fazlasıyla kullanıyor, ismi sıradanlaştırabilir.
