efendim ilk okulun ilk gününü hemen hemen her çocuk hatırlar.
erkeklerde bebekken kesilmediyse sünnet hatırlanır.
bir de eğlenceli teravih namazları vardır.
başlık hatarılanan, tamam onu geçtim ilkokul ayrı yazılmaz,erkekelrde hızlı ve dikkatsiz yazmanın bir ürünü, hadi onu da geçtim sünnet iki n ile yazılır.
edit: eminim ki bunlar düzeltilecek ve bu yazdıklarım boşlukta kalacak. ama bir gammaz olarak bunları başlık altına yazmayıp gammazlamam gerekirdi.
gammazlamıyorum. bu kadar da hata olmaz. bu kadar da sözlük formatından bihaber olan insanların, bazı şeylerin farkına varana kadar yazar olmalarına müsaade edilmez. hangi hatasını gammazlayacağım ki ben bu adamın da yanlışını düzeltecek, öyle bi şey yok ki...
parlement sinema külubü başlar, sevinçten ölürdünüz;, ama film bitmeden sizi yatırmaya çalışırlardı, zira sabaha okul olurdu. yatmamak için savaşırken filmdende birşey anlamazdınız, iğrençti.
(bkz: anne nolur biraz daha)
ağza yenen tokat, parmakdaki yüzükle vurulan kafanın acısı, kökünde oynatılacak kadar sert çekilen saçın sızısı.
ilk okul hocanın mal olduğunu ve daha onla geçireceğin iki senen olduğunu bilmenin ve ondan dayak yedikden sonra ki elin kolun bağlı olmasının derinden verdiği, içerden doğurduğu büyük ve muhteşem çağresizlik.
sokakta yaramazlık yapıp farkına varma ve annenin klasik evde görücen sen bakışı. efendim deler de geçer... annenin sessiz bir anında anne beni evde çok mu divücen az mı diyerekten sorulması unutulmaz anlardan biridir.
okul acilmadan bir gun once sehpayi, kaplama kagitlarini, kitaplari, bant ve makasi hazir edip babanin gelmesini bekledigin sahne.
etiketi duz mu yoksa yan mi yapistirsam sorunsalini yasadigin sahne.
kaplama bittikten sonra sehpayi ters cevirip ablayla arabacilik oynadigin sahne.