bugün

rahmetli dedemin kullandigi naftalin kokusu ve yagmurda islanan toprak kokusu.
(bkz: çocukluk kokuları)
Önlüğümün kokusudur.
burnuma geldiğinde kendimi o ana dönmüşüm gibi hissettiren kokulardır.
1-un helvasının kavrulma anında yaydığı o muhteşem koku yağın unla kavuştuğu an.
2-mandalina kabuklarını sobanın üstüne koyup bir süre beklersiniz hafif yandığında etrafa yayılan koku.
3-kuzine sobalı evlerde yaşayanlar bilir patatesin közlenmiş hali bir başka güzel kokar.
adel silgi, pembe yada sarı olanından. okul harçlıklarımın katili. sildikçe kokardı saçmasapan şeyler çizip silerdim koksun diye. çocuk kafası işte.
Turbo marka sakızın kokusudur.

Yanılmıyorsam bunu kent firması üretiyordu; ama artık piyasada yok. Olsa da ciğnerken çene kası yapsak.
Askeri lojmandaki güzel ağaçların kokusu.
Evimizin arkasında kalan bahçe tarafında komsumuzun ıhlamur ağacı vardi dallari bizim evin bahcesine kadar girerdi. Ihlamur kokusu hep o ağacı ve çocukluğumu hatırlatır
Yanan odun kokusu.
Naftalin ve toz kokusu, rutubete benzer. Dedelerimizin ve onların evinin kokusudur genelde. O kokular hep çocukluğumu anımsatır bana. Bir de sobadan çıkan kömür kokusu. Sobanın üstüne konulan meyve kabuklarından çıkan güzel koku falan da işin hep güzel hatırası...
Özledim.
patatesli yumurta kokusu.
kumla’da ananemin hazirladigi kahvaltilari hatirlatir.
Kış günü
Mahalle arası
Dar sokaklar
Akşam üzeri
Seyyar satıcı nidası
Kömür sobasından çıkan dumanların kokusuna karışmış mandalina kokusu.
Tüten baca kokusu hala o kokuyu alinca o gunlere geri donuyorum.
- sobanın üstüne koyulan mandalina kabuğu kokusu ,

- tüm sokağı saran kömür sobası kokusu,

- kestane kokusu,

- ıhlamur ağaçlarının kokusu,

- dedemin sürekli kullandığı viks kokusu ,

- sobada ısıtılmış kiremit ve kuzinede közlenmiş patates kokusu,

- annemin her gece sacina sardigi bugidilerin kokusu vardi bir de

- yeni yıkanmış halilardan gelen arap sabunu kokusu

- pazara çıkınca o camli arabalarda satılan lahmacun kokusu

- topkek kokusu

- salça yapilirken her yeri saran domates kokusu ve salca olmaya baslarken yayilan garip salça kokusu

- bahçedeki tavuklarin yumurtalarinin kabuklarindaki ağır kaka kokusu.

Benim cocuklugumu animsatan binlerce koku var. Ne zaman böyle kokular burnuma gelse geçmişten bir sahneyi animsiyorum hemen.
Soba üstünde yanan mandalina kabugu.
köy kokusu, tezek, saman,toprak kokusu, eski ahşap ev kokuları, köyün fırınında pişirilen ekmek kokusu.
bana çocukluğumda senede 1 kez gittiğimiz köyü hatırlatır.
kokular sizin en mutlu zamanlarınızı hatırlatır.
(bkz: dior fahrenheit)
(bkz: baba kokusu)
pembe üçgen silgi (erkeğim niye aldığımı halen bilmiyorum), dışarıdan gelen kömür kokusu.
vernik ve tentürdiyot kokuları. bu vernik kokusu yüzünden tinerci gibi geziyorduk bir dönem. tentürdiyotta sokaklarda beygir gibi top peşinde koşarken günde 3-4 defa dizimiz dirseğimiz yarıldığından anamız basardı kanayan yerlere. şimdi ne zaman kokusu gelse o zamanlar akla geliyor hala.
Portakal, çünkü portakallı şurupla geçti çocukluğum. Hala pek sevmem portakalı o şurup yüzünden.
içinde simit kalmış sırt çantası kokusu.
görsel
şöyle kokan şekerli kremler parfümler var ne zaman denk gelsem aklıma bu sakız gelir.
Annem sakladığı deterjan ile halıları yıkardı.
Bende o kokuya bayılırdım bişeyi kaybetmiş yerde arar gibi yaparken hep koklardım yerleri.
Manyaktım ama zevklerimi tartısmazdım.
Pazar akşamları banyodan tüm eve yayılan hacı şakir sabunu kokusu.
Yağmur sonrası toprak kokusu kesinlikle. Sürekli sokakta oyunlar oynayıp yağmur yağsa dahi o oyunu bırakmazdık. Genelde eve gidince büyük bir azar yeyip birkaç ufak tokatla atlatırdık. Hastalık da cabası. Ama herşeye rağmen güzeldi be...