Dışarıda masumca arkadaşlarınla maç yapiyorsundur.kaleye geçmemek için tartisiyorsundur.o sırada teyzen gelir seni görür ve gözleri yaşlıdır. Koca gözlükleriyle kapatmaya çalışmıştır gözyaşlarını.sen gülersin teyzenin geldiğine sevinmişsindir.sarılır sana.fazla taviz vermeden apartmanın içine girer ve yukarı çıkar.sen oyununu terk etmezsin daha yorulmamışsindir çünkü.
Apartmanın önüne araba gelir. Dayı çıkar arabadan.gözleri yaşlı. Şaşırırsin biraz.o güçlü adam nasıl ağlar diye geçer içinden.merhaba samed der çıkar yukarı o da taviz vermez.içine kurt düşer.ama çocuksun oyundan vazgeçmessin.zaten beş dakka sonra dayıni da unutursun.akşam ezanı okunur annenin seni eve çağırmasını beklersin.çağırmaz. Yarım saat içinde eve tüm akrabalar gelir.ama sen hala disaridasin.bi terslik olduğunu anlarsın.eve gitmek istemezsin fakat açıktığını hissedersin.merdivenleri koşarak çıkarsın.kapı açıktır.
Içeriden sesler gelir. Şaşkınlıktan kapıda kalirsin. Çünkü bunlar normal sesler değil. Biz her zaman neşeliydik gülerdik dersin.nerden çıkabilirdi ki bu ağlama sesleri.içeri girersin.biran ne olduğunu anlamazsın. Büyük teyzen seni kucağına alır sever.ama ters olan şey bu sefer yüzünde gülücük yoktur.herkes ağlıyordur.anlam veremezsin.babanı görürsün.mutfakta çaresizce oturmuş kafasını eline yaşlamis elinde sigara, yıllarca örnek aldığın insan orada yıkılmış bir şekilde boynu bükük oturmaktadır.kucaktan inmek istersin. Baba nin yanına gidersin. Alnından kafasını yukarı kaldirirsin birde o ne yıkılırsin orada.koskoca adamın aglamaktan gözleri şişmiş.gözlerden ilk yaş damlaları gelir.babaya sorulur ne oldu diye.babanın hıçkırık attığına sahid olunur.şevkatli elleriyle seni okşar.sende agliyorsundur artık.baba ne oldu dersin.baba aglamaktan sana cevap veremez.annem nerede baba dersin.baba hickiriklara bogulmustur sende agliyorsundur.fakat anlam veremezsin. Ama agliyorsundur.
Salona koşturursun. Seni içeri almazlar.bırakın beni dersin büyük adam edasıyla.yerde beyaz kefen içinde birisi vardır.kefene yaklaşırsın herkes seni tutmaya çalışır.tutamazlar içinde bir merak vardır.açarsın kefeni.anne. Anne oradadır.orada öyle kalınır. Herkes biran durur sana bakarlar.arkamı döner babamı görürüm.babama sorduğum soru herkesi ağlatır.baba anneme ne oldu.anneye bakılır yüzünde gülümseme. Gözlerindeki mutluluk.öpüp koklarsin. Kalbin parçalanmıştır çoktan ama anneyi öpüp koklamak acısını dindiriyordur.arkanda bir karartı belirir belinden tutup seni alıp oradan annem diye bağırmak istersin.sesin çıkmaz.her uzaklaştığın saniyede kalbin acısını hissedersin.hıçkıra hıçkıra ağlarsin.ağzında tek kelime annem.duvarlara vurup yıkmak istersin.camdan atlayıp annenin yanına gitmek.olmaz.
O genç yaşta dizlerin tutmaz olur.vücudun ağırır.tutamazsın kendini son kez ciğerlerin yırtılırcasina annem diye bağırırsin. Sesim çıkmaz annem.annem.
her akşam ezanında, bütün çocukların babaları camlara, balkonlara çıkar "haydi oğlum/kızım artık içeri, akşam ezanı okunuyor!" derdi. benimki demezdi. benimki evde bile olmazdı.**
annem ve babam ancak bir kaç gün süren ziyaretleri bittiğinde, beni bırakıp kaçarlardı. bana hiç, gitmek, çalışmak zorunda olduklarını, benim geçici bir süreliğine büyük annemin yanında kalmaya mecbur olduğumu anlayamayacağımı düşündüklerinden olsa gerek anlatmazlardı. güya ben ağlamayayım, üzülmeyeyim diye böyle yaptıklarını söylerlerdi sonradan ama bence kendileri benim ağlayıp çırpındığımı görmemek ve daha fazla üzülmemek için korkak gibi beni kandırıp kaçarlardı. ambalajı sigaraya benzeyen sakızlar vardı eskiden * o sakızları çok severdim, * elime üç beş kuruş verip bakkala yollarlardı, her seferin de de yerdim aynı numarayı. koşa koşa gidip o sakızlardan alırdım. döndüğümde çoktan gitmiş olurlardı. her şeye ve herkese karşı olan güvenini yitirmiş bir çocuk ve elinde sakızdan sigaraları. *