Annemle çarşıda gezerken çok gerçekçi büyük memeli bir kıyafet mankeni görüp zıplayıp memesini sıkmam ve ilahi kudret tarafından mankenin canlanıp bana bağırması. Çok korktum çok.
bir gün grip olmuştum ve aralarında hoşlandığım kızın da olduğu bir ortamda komik birşey söylendi ve ben de baloncuklar çıkararak güldüm ve o an yerin dibine girmek istedim çok utanç verici kız da olur böyle şeyler demesin mi çok utandım hatırlamak istemiyorum.
çok var sözlük mesela; sırtıma dolap düşmüştü(yaş 8) ve çok kötüydü. rusya'da yaşarken yaşlı bir adamın sokak ortasında kafasına hem de defalarca içki şişesi atılarak ölümüne şahit oldum (yaş 7). dedemin ölümü var o da sırf anneannem üzüldüğü için (yaş 8). beyaz tavşanımı kirli diye yıkamam ve bahçedeki koleksiyonda kendine yer bulması (yaş 5). aşı olurken kolumda iğnenin kırılması (yaş 9). şimdilik bu kadar yeter.
edit: yazmayacaktım ama neyse; çocukluk aşkımın önünde mahallenin abilerine gider yapmam ve dayağı yemem de var. gerçi şimdi hepsi taşındı mahalleden yoksa alırdım intikamımı hatta denk gelirse yine alabilirim sanırım.
güzelim mahalle maçında ibne topun gidip patlaması ve beraberinde yeni top parası toplanması lazım olup kimsede para olmamasıyla boka sarıp yarıda kalan maç.
6 yaşımdayken büyük amcam evlenmişti. o zamanlar, en çok onu severdim. ilk kez amcamı bu kadar kıskanmıştım. yengem ilk kez karşımda oturuyordu. salonda yalnızdık ve yanımda duran bir tespih vardı. bir kaç saniyelik bir bakışmanın ardından sinirle tespihi yüzüne fırlattım ve yanağında iz kaldı bir hafta. sonra pişman oldum. kızdım kendime. hala da kızarım arada bir.