her erkek icin sunnet olup mahallede cocuklukla abayi yaktigin kizin onunden geceligin ucunu tutarak yurumek ve malesef sunnet dugununun yapilip kesme islemininde salonda misafirler ve kamera onunde yapilmis olmasi.
babamın eve gelip de annemle konuşmaya çalışıp, annemin kendini odasına kilitlemesi olayı.
hoş, belki de iyi ki açmadı o kapıyı, o gün ilk kez oturduğum babamın kucağına belki de hiç oturamaycaktım. bilmiyorum ikilem.
Birgün babam et almak için toptancıya gitmişti.* dükkanıda benim beklememi söyledi. Bende çok sevinmiştim dükkanı bana emanet etti diye. Kendimi büyük adam gibi hissettim. büyük adamlar ne yapar diye düşündüm. Sonra tabiki büyük adamın cebinde para olur dedim ve kasadan aldığım sadece toplamı 1 milyon 250bin lira yapan bozuk paraları cebime koydum. O anda babam olanı biteni görmüş ve yanıma gelip kasadan aldığın paraları çıkar dedi. Bende yok almadım dedim korkarak. Çıkar dedi. sonra çıkardım. Sen hırsız mısın diyerek enseme tokat patlattı. Sonrada dükkanda eve doğru siktiretti. Çok üzülmüştüm. daha o Akşam barıştık ama hala hatırlayıp hüzünlenirim.
Anımsanmamak demek değil de daha çok anımsanmak istersin bu olayları. benim unutamadığım bir olay vardı onu ne zaman hatırlasam kendi kendime gülerim. Dolaptan yumurtayı alıp arka bahçedeki evlere yumurtaları salladığım günler halen aklımın bir köşesinde..
Bir keresinde ailecek tatile gidilcekti. Kucugum ya ben heves etmis bikini giymek istiyodum. Arkadaslarimda serefsizler yok ben su bikiniyi aldim yok benimki soyle diye hava atiyolar. Disarda biz bunlari konusurken uzaktan babam gorundu. Ona soyledim bak herkesin bikinisi var bana da al diye fazla mi israr ettim noldu bilmiyorum ama bi tokat atti bana sevgili babacigim! Tabi arkadaslarin arasinda o tokati yemek cok onur kirmistir. Aglayarak ciktim eve herkesin icinde. Sonra geldi eve barismaya calisti filan benimle ama gururum kirilmisti fena halde bi kere. Uzun sure ne disari ciktim ne de babamla konustum dogru duzgun. Bak cok pis sinirlendim gece gece. Belki de bu davranislarindan dolayi bi yanim senden istemeden de nefret ediyo baba!
6 yaşımdayken büyük amcam evlenmişti. o zamanlar, en çok onu severdim. ilk kez amcamı bu kadar kıskanmıştım. yengem ilk kez karşımda oturuyordu. salonda yalnızdık ve yanımda duran bir tespih vardı. bir kaç saniyelik bir bakışmanın ardından sinirle tespihi yüzüne fırlattım ve yanağında iz kaldı bir hafta. sonra pişman oldum. kızdım kendime. hala da kızarım arada bir.
güzelim mahalle maçında ibne topun gidip patlaması ve beraberinde yeni top parası toplanması lazım olup kimsede para olmamasıyla boka sarıp yarıda kalan maç.
çok var sözlük mesela; sırtıma dolap düşmüştü(yaş 8) ve çok kötüydü. rusya'da yaşarken yaşlı bir adamın sokak ortasında kafasına hem de defalarca içki şişesi atılarak ölümüne şahit oldum (yaş 7). dedemin ölümü var o da sırf anneannem üzüldüğü için (yaş 8). beyaz tavşanımı kirli diye yıkamam ve bahçedeki koleksiyonda kendine yer bulması (yaş 5). aşı olurken kolumda iğnenin kırılması (yaş 9). şimdilik bu kadar yeter.
edit: yazmayacaktım ama neyse; çocukluk aşkımın önünde mahallenin abilerine gider yapmam ve dayağı yemem de var. gerçi şimdi hepsi taşındı mahalleden yoksa alırdım intikamımı hatta denk gelirse yine alabilirim sanırım.