birde onun düğününe arabayla gidiyorsanız dahada koyan durumdur, "ulan daha dün brum brum yaparak oynuyorduk şimdi bu puşt evleniyor vay aq " demenize sebebiyet verebilir.
- sen ne zaman evleniyosun bir sen kaldın aramızda?
+ bunun araştırmasını mı yaptınız lan.
- neyin abi?
+ arkadaşlar arasında kim kaldı evlenmeyen diye. Ulan neden yapıyosunuz bu şekilde araştırmalar takıntılı mısınız oğlum siz.
- kızdın mı lan?
+ ya ne alakası var. ne kızıcam yürü git allah aşkına. ben öyle şeylere takılacak adam deği
Daha ufak yaşlarda ise çocukluk arkadaşlarının birer birer sünnet olması durumu vuku bulmuştur. akabinde ve detayında sünnetten kaçılamış ve bu kesim gerçekleşmiştir. aynı şey evlilik içinde geçerlidir. kaçış yoktur. fakat bu demek değildir ki bayanlar bu durumdan muaf olsun. zira ülkemiz hala eşcinsel evliliğine izin vermediği için bayanlar da bu olaya bir şekilde dahil olmaktadır. *
ve geriye tek bekar olarak senin kalman içten içe yüreğinin kanamasına neden olur ve yine içten içe bu kanayan yarayı ağlayarak iyileştirmeye çalışırsın.
kisi bekarsa feci koyan hadisedir. hele ki yarin kücüklük arkadasinin kina gecesi varsa ve evlendiginde sana uzak bir sehirde yasayacaksa koymasin da görelim. ***
küçükken aile büyüklerinin düğünlere gitmesine anlam veremeyen ebeveynlerin sen de gel ısrarına isyanla karşı çıkan ergenin büyüyünce ailesinin bu davranışlarını anlayıp seve seve arkadaşlarının düğünlerine gitmesi gerçekten büyümenin en güzel emarelerinden biridir.
küçük altınların birer birer göte kaçması durumudur. bir an önce o arkadaşların statüsüne girmek lazım diye düşünüyorum. bekarlık sultanlık mı rezillik mi?
koşuyorsun doludizgin, bir an bir solukluk duruyorsun; bakıyorsun etrafına herkes evlenmiş, afallıyorsun ama koşuyorsun yine de koşuyorsun doludizgin, bir an bir duralıyorsun bir solukluk mola veriyorsun her şeye; bakıyorsun herkes çoluk çocuğa karışmış, afallıyorsun yine tuhaf bir yalnızlık sarıyor bedenini ama koşmaya devam, yapacak onca iş var, toplantılar, mesailer, yalnızlık, koşuyorsun durduraksız, yoruluyorsun bir mola diyorsun kafanı kaldırıp evrakların arasından; posta kutusunda hafta sonu yapılacak sünnete bir çağrı buluyorsun, duruyorsun affallıyorsun, topallıyorsun ama koşuyorsun yine koşuyorsun engelli koşuda koşan toy taylar misali; sünnet olan çocuklar da evleniyor, sen yine yalnız kalıyorsun, üstelik koşamıyorsun da artık, bir bastonun var yalnızlığını dağıtan, sen ne sayarsan say.
çocukluk arkadaşlarının düştüğü hataya düşmemesi gereken kişidir.
not:bekarlık sultanlıktır. 2 yıl sonra çocuk olunca görün siz onalrı. sorumluluklar 4 katına çıkar. kendinizle ilgili hiç özeliniz kalamz. hayatınız çocuga endekslenir. ve artık sizin hayatınız yoktur. bekar kalın millet.