bir gün peder beni, ''hadi bakim lan nasıl yüzüyosun'' diye kolluksuz molluksuz yakalayıp atıverdi denizin ortasına.. ben çırpınıyorum, çırpındıkça batıyorum, arada bir kafam çıkıyor yüzeye, nefes almaya yetmiyor yukarıda kaldığım süre, nefesin yarısında tekrar batıyorum içine, bir sürü su yutuyorum... en son çıkardılar beni, orada bayılmışım işte, hatırlamıyorum sonra ne olduğunu..
bunu yapan babaları görsem azını yüzünü zikesim gelir.
bir de, o gün bugündür kıyıya paralel yüzerim amk denizde.
bu baba modeli hüsn-ü niyetle gerçekleştiriyordur bu durumu aslında..çocuklarının zevk alacağını dolayısıyla kendinin iyi bir baba olacağını tahmin ediyordur..çocuğu kolunda tutar kumsalda sürükleye sürekleye(arada orasına burasına su da atarak) denize fırlatır..çocuk ağlar sızlar istemiyorum der girmicem der,anne diye bağırır..tedirgin bir mutluluk yaşayan anne ise bakalım yavrumuz zevk mi alacak yoksa ölecek mi diye kumsalda hazır beklemektedir..çocuk canhıraş sozcukler savurur,feryad-u figan eder..bu eylemi bebekler üzerinde bile uygulayan babalar mevcuttur..
çocuklarına yüzmeyi en kestirme yoldan öğretme çabasında olan babadır. iskele gibin bir yerden atar çocuklarını ve izlemeye koyulur. bir iki çırpınmadan sonra yüzmeye başlayan çocuklarını gören baba etrafa gülücükler dağıtır ve ben böyle yüzdürürüm bakışları atar. gururludur.
amaç çocuğuna yüzme öğretmek deildir. etrafında ki güneşlenen hatunların dikkatini çekip,ilgili baba pozlarana girip,-ayyy ne "şeker baba" olmaya çırpınan babacık modelidir.. çocuk anırır,boğulur önemli deildir
anneler babalar herşeyin doğrusunu bilirler.Aslında bi bok bilmezler fakat bildiklerini sanarlar.sonra çocuk isyan edince gene kabahatli çocuk olur. kendi babalarına kızıp aynı şeyi kendi çocuklarına uygulayan cibilliyesizlerdir. *