Muş'ta duyanların kanını donduran bir olay yaşandı. Malazgirt ilçesine bağlı Beşçatak köyünde çeşmeden su almaya giden 12 yaşındaki Z.M.'ye tecavüz edildi. Olayın dehşetini inanılmaz boyutlara taşıyan şey ise tecavüzcüye iki kız kardeşinin ve amcasının kızının yardım etmesi...
Çatışma olduğu bilgisini alan jandarma ekipleri, köye gittiğinde ihbarın yanlış olduğunu anladı ancak dehşet verici bir olayla karşılaştı. Köyde 12 yaşında bir kıza tecavüz edildiği haberi kulaktan kulağa dolaşıyordu. Olayı araştırdıkça tecavüzcünün suç ortakları olduğunu belirleyen jandarma, kimlikleri belirleyince şaşkına döndü.
Evren Yıldız, 12 yaşındaki Z.M.'ye, tecavüz ederken kendisine kız kardeşi S. Y., yengesi Ş. Y. ve amcasının kızı A. Y.'nin yardım ettiği öğrenildi.
Daha sonra Bulanık Devlet Hastanesine götürülerek kontrolden geçirilen Z.M'ye tecavüz edildiği raporu verilirken, Evren Yıldız, çıkarıldığı Malazgirt Sulh Ceza Mahkemesinde tutuklandı. Yıldız, Bulanık Kapalı Cezaevine götürüldü.
Yıldız'a yardım ettikleri ileri sürülen kız kardeşi S. Y., yengesi Ş. Y. ve amcasının kızı A.Y. ise tutuksuz yargılamak üzere serbest bırakıldı.
insan dışı bir yaratığın düşünüp tasarladığı ve hiç utanmadan uygulamaya soktuğu irenç eylem...ayrıca asıl linç olaylarının böle kişilere yapılması gerektği düşüncesinde olduğum durum...
değişik ülkelerde değişik şekillerde karşılanan durumdur. örneğin avustralya'da reşit olmayan birisiyle yatan adam içeri girerken yemen'de 8 yaşındaki kızla evlenen adam elini kolunu sallaya sallaya sözlüklerde dolaşır. (bkz: adensözlük).
türkiye'nin güneydoğusundan sık sık haberini aldığımız olaylardır. güneydoğuda olmasa da geneli güneydoğudan batıya veya şehirlere çalışmaya gelenler tarafından icra edilir.
17 aylık bebeğe tecavüz olayı; menderes'e diyarbakır'dan gelen işçilerce icra edilmiştir örneklemek gerekirse.
bazen kendimi bunu yapan insanların yerine koymaya çalışırım. nasıl bir ruh hali, nasıl bir düşünce, nasıl bir fikir var acaba bu işin içinde diye.
ama çıkamıyorum işin içinden, aklım almıyor, çözemiyorum, çıldıracak gibi oluyorum.
insanlar tanırsın onları seversin, onlar sana sırlarını açar, samimi olursun. sonra anlamsızlaşır herşey.
tek bir insan değildir. insanlar tanırsın.
bir değil, iki değil, üç değil... nerdeyse on tane insanın bu şekilde çevrende olduğunu öğrenirsin.
kimse anlatmaz etrafına, çoğu kimse bilmez bu insanların neler çektiğini, onlar da göstermez. sordukları zaman seni "ağzı sıkı" diye tanıtırlar. oysa sen içinden lanet edersin.
o insanları gördükçe, yüzlerine baktıkça nefretin, kinin içini tırmalar.
hayatın boyunca hiç hissetmediğin şiddette, nefrete boğulursun içten içe. kendine şaşırırsın. "hani neşeliydim."
bu insanlar neşeliydi, ben neşeliydim,
bu kızın yüzü çok temizdi.
olay musluman-hristiyan cekismesine indirgenemeyecek kadar onemli ve igrenctir.
batıda da boyle olaylar oldugunda "oh ne guzel" denmiyor. dahası bu tarz olaylar oldugunda ortaya cıkması ve takibi daha kolay. cunku birey merkezli bir hukuk duzeni sozkonusu. doguda birey merkezli bir hukuk duzeni olmadıgı icin olan biten rezillikler genellikle acıga cıkmıyor, adalet mekanizmasının gorus alanı dısında kalıyor.cocuk yasta sayılacak kızların evlendirilmesi dogulunun kulturunde ve dininde var zaten. batıda yok boyle bir kultur ve ilkellik. istanbulun kenar mahalleri apartman bosluklarında yetisen sabi-subyandan gecilmiyor. sokaklar coluk-cocuk dolu. bu durum da boyle bir suc islenmesine zemin-ortam hazırlıyor. cocuk ailesinden gelebilecek bir tacizde dahi ne yapacagını bilmiyor. bizdeki ensest olayları cogunlukla gun yuzune cıkmıyor. cocuklara okulda kimden gelirse gelsin herhangi bir tacizde ne yapacagı
ogretilmiyor. ogretilmedigi gibi gazetelerde okuyoruz bazı ogretmenler tacizde bulunuyor. bir de yatılı kuran kursunda yetistirilen cocuklar var. tamamen kontrol dısı durumlar olaylar. cocuk esirgeme yurtlarında da bile bir suru rezillikler oluyor.
dünya yüzeyinde görebileceğiniz en iğrenç ahlaksızlık örneğidir ama getirip de sadece geri kalmış ülkelere hele de sadece islam coğrafyasına bağlarsanız orada dur deriz. bu işin dini, imanı, inancı yoktur, düz ara orospu çocukluğudur ve orospu çocukluğu biz dahil her toplumda vardır. o yüzden meseleye din, iman yönünden değil de insanlıktan çıkma yönünden bakmak gerekir.