eğer anne-babaysanız onlara ebeveyn olduğunuzu hissettirmek. dayak falan demiyorum. çünkü çocukların arkadaşları zaten var. onların ihtiyacı kendileriyle ilgilenen ebeveynler.
bazen çocuklarımızı, kendi malımız gibi görürüz. ve istediğimiz şekli onlara empoze etmeye çalışırız. ama onlar eninde sonunda kendileri olurlar. tıpkı bardağa doldurulan su misali. ne yaparsak yapalım, o bardağa benzerler.
eğer keşkeleri az çocuklar yetiştirmek istiyorsak, herşeyi öğretip, uzaktan izleyerek düşmelerine-kalkmalarına izin vermeliyiz. yoksa yarın çok mutsuz, hayattan izole çocuklar yetiştiririz. bu da onlar için mutsuzluk demek.
akşam oturma odasında televizyon seyrederken uyumasına izin verin. "kak evladım git yataana" diye o en tatlı uykusunu piç etmeyin. yatacağınız zaman alır kucağınıza gidersiniz, merak etmeyin ölmezsiniz.
bide, pisiklet alın.
babam bana almamıştı, bak otuzbeş yaşında adamım hala imrenek bakıyorum pisikleti olanlara.
ÇOCUKLA ÇOCUK OLMAK. sabahtan akşama kadar oyna sıkılmazlar senden. kendinizi yalnız hissettiğiniz an gidin kendi bebeniz yeğeniniz falan oynayın. en iyi dosttan daha dost olurlar sana.
çünkü oyun oynamaktan başka bir beklentisi yoktur hayattan, senden de oyun harici olmaz.
birlikte oynanan bir oyun ya da yapılan güzel bir resim yetebiliyor.
bunun yanında küçük hediyeler ummadık anda çocukları çok mutlu ediyor. ( öyle şeker, çikolata ya da oyuncaklara boğmak değil kastım elbette. Küçük hediyeler diyorum, etkinlik gibi olabilir)
kitap okumak da çocukları mutlu edenler arasında. Özellikle uykuya dalmadan önce okunan kitapları asla unutmuyorlar.
bir de çocukları çok çok seven biri olarak söyleyebilirim ki: dertleşmek.
Çocuklarla sohbet etmek, dertleşmek o kadar eğlenceli oluyor ki o saf sohbetleri hem size hem de çocuklara çok iyi geliyor.
sabır. çocuk aklı tertemizdir. salakça bir harekete zibilyon kere gülebilir ve zibilyon kere aynı hareketi yapmanızı ister. yapın. yorulmayın, sıkılmayın. bir çocuğu güldürmekten daha kutsal bişey yok bu dünyada. hele ki kendi çocuğunuzu... özellikle sözlük kızları için özellikle rica ediyorum. ileride çocuğunuz olunca sabırlı olun. dünyanın en zor mesleği annelik. kesinlikle katılıyorum ama mükafatı sorgusuz sualsiz cennet olan bişey kolay olamazdı zaten.
özetle çocuklara karşı sabırlı olun. konuşun. onların da birer birey olduğunu, söylediğiniz şeyleri; anlatabildiğiniz kadar anlayabileceğini, idrak edebileceğini, karar verebileceğini, kırılabileceğini, sevinebileceğini unutmayın. toplumun ruh sağlığı, kalitesi, kültürü, refah seviyesi çocuk yetiştirmekten geçiyor.