çocukkene, evde envai çeşit kolonya bulunurdu... misafir falan çok geldiği için hoşgeldiniz derken ellerine falan dökerdi annem... neyse, onlardan belirli ölçeklerde alınır, sonra ecza dolabındaki bilimum hap-şurup-merhem karıştırılır ve güzel bir solisyon elde edilir... ama hepsinin belli bir oranı var... kafadan değil yani... ilacın isminin uzunluğuyla orantılı miktarda koyulur o ilaç... sonra güzelce karışım yapılır ve geriye sadece kobay eksik kalır... o da o kadar zor değildir, sokakta kedi köpek çok anasını satayım... yavrulardan bir iki tanesi yakalanır ve zorla ağızlarına yüzlerine sürülür, ya da biraz masraflı olsa da bakkaldan * biraz süt alınıp içine konurdu... gerçi bir kobayı ikinci kez kullanmak nasip olmadı ama zevkliydi be...
iki ayağın aynı anda yerden kaldırılması sonucu ne olduğunu öğrenmek üzere yapılan ve sonucunda kıç üstüne oturulan deney kadar saçması yoktur herhalde.
evdeki büyük maddeleri karıştırıp bir karışım hazırlamak. evet, ne bulduysam koydum içine, test tüpünde bir yıl bekledi hatta. sonra açtıktan sonra, ortama kayılan küf kokusu ile, test tüpüyle beraber atmıştım. hey gidi günler.
salyangozun kabuğunu kırıp incelemektir ki, bunu birçoğunuzun yaptığına eminim. ha bizim orada çamur yiyen bir midesiz çocuk vardı yedirmiştik ona. tadı güzel dedi ama bilmiyorum, çinlilere sormak lazım.
çocukken yapılan deneyler pek sağlıklı deneyler değildir. bu deneyler genellikle deneme maksadıyla yapılırlar. deneyle çok çeşitli olabileceği gibi çeşidi az olan deneyler de mevcuttur. sonuç olarak öğrenmek maksatlı deneyler iyi deneylerdir.
deney yapılışı: deniz kıyısına gidip dip dalacak kadar derin bir yer tespit edilir.(aslında derin değildir size öyle gözükür. )ya bismillah diyip dalarsınız ve dip dalmaya elverişli bi alan olmadığını acı bir şekilde öğrenirsiniz.
çocukluğumda farkında olmadan yapmış olduğum bir deneydir.
yumurtanın fırçalanmayan tarafına neler olduğunu merak edip bir tarafını ipanayla diğer tarafını bir şey sürmeden sirkeli suda 1 hafta bırakıp neler olduğuna bakmak.*
son kullanma tarihi geçmiş hap, şurup, vs. medikal malzemeyi suyla karıştırıp evdeki bütün çiçeklerin dibine dökmek.
bu durum karşısında annenin sabrını ölçmek.
önce bitki yaprakları itina ile bir şişe içinde ezilip suları çıkartılır. sonra bu su şırıngaya çekilerek her derde deva olduğu düşünülen bu doğal ilaç kurbanımız olan sülüğe enjekte edilir. ardından sülüğün içinde baloncuklar oluştuğu görülür ve hayvan sertleşip donup kalır. sonra doğanın mucizevi bir şey olduğunu ve mevzubahis sülüğün hasta olduğunu düşünen çocuk* hayvanın öldüğünü görünce şok olup ağlamaya başlar ve uzun zaman vicdan azabı çeker.
buz parmak deneyi -meyve suyu buz kalıbına boşaltılır.müteakiben her birine kürdan sokularak buzluğa koyulur.tam yiyecekken kürdanların her seferinde kırılması sonucu bu işin böyle olmayacağı anlaşılır.başka bir çomak bulmaya çalışılır.ama sonunda üşenip bakkaldan dondurma alınır.
karınca yuvalarına değişik miktarlarda çat-pat sokup, patlatmak suretiyle karıncaların ne kadar yükseğe fırladığına bakmak. sonuç: kendi boyumu aştırdım ama hepsi öldü.*
kuyruğu bıraktırılmış kertenkeleyi kavanoza koyup yeni kuyruğun ne kadar zamanda çıktığını öğrenmeye çalışmak. sonuç: muhtemelen oksijensizlikten öldüler ne bileyim hiç göremedim uzadığını...
balığın en fazla ne kadar yediğini tespit etmek. sonuç: ne verirsen yiyor valla... alabildiğine... ama hayata eğik bi bakış açısı sağlıyor.
solucanların esneklik sınırlarını ölçmek. sonuç: benim istediğim kadar esnemiyormuş.*
3. kattan ip sarkıtıp kedilerle oynuyor süsü vererek kediyi ipe dolayıp yukarı çekmek, ne kadar tutunabildiğne bakmak... sonuç: 2. kata kadar azimle gelenleri var, bi de 4 ayak üstüne düşemeyebiliyorlar.
3-5 zıpır ve pis çocuğun başından geçen bir deney hadisesidir.
köyde , dağda bayırda gezilirken son kullanma tarihi geçmiş ilaç şişelerine rastlanılır. ilaçların önceki sahibi son kullanma tarihi geçtiği için , yerleşim yerinden yani köyün merkezinden uzak bir yere bırakmıştır ilaçları. bilmezdir ki o ilaçlar maharetli ellere geçerek yeniden can bulacaktır... *
bütün ilaçlar alınır. oralardan elek geçirilen bir pet şişe kesilir. ilaç süspansiyonumuz için bir kap vazifesi görmek üzere taşın üzerindeki yerini alır. gruptaki çocuklar birkaç bölüme ayrılır. birkaçı ağrı kesicileri ve diğer hapları her derde deva süspansiyona katmak için ezerken , birkaçı da flakonlar halinde atılmış ilaçlardan enjektörlerle ilaç çekmektedir. bütün hazırlıklar tamamlanmıştır. ilaçlar ezilmiş , enjektörle çekilecekler de çekilmiştir. sıra en önemli kısma gelir;
üstün karışımı hazırlamaya!
karışımın formulu henüz kimse tarafından bilinmemektedir. ezilen bütün ilaçlar pet şişe içine konulur , üzerine de bilinen en iyi çözücü su ilave edilir. bundan daha güzel ve yarayışlı bir ilaç olamaz!!! hem ağrı kesici , hem ateş düşürücü , hem romatizmaya iyi gelir , aids'i önler , kansere çare vs vs...
ilaç hazırdır ama bir denek lazımdır. onca bilimsel çalışma deneysiz sonlandırılamaz. her zaman olduğu gibi kurbağa kullanmak en mantıklısıdır. zaten köy ortamında bir su birikintisi içerisinde denek bulmak kadar kolay bir şey yoktur. kurbağadan korkmayan bir arkadaş seçilir, elini suya sokar , kendi elinden daha büyük bir kurbağayı tutar. sıra ilacın enjekte edilmesine gelir. ilaç enjekte edilir ve gelişmeler izlenir:
kurbağa önce doping ilacı almışcasına 1 metre kadar havaya zıplamıştır.
3 defa bu yüksekliğe zıplayabilen denek , sonraki atlayışlarda büyük performans düşüklüğü yaşamış olup 6. atlayışta 6cm'yi bulamamış , 7. atlayışı zaten yapamamıştır...
bu gelişmeler üzerine ilacın arge çalışmalarına son verilir...
yalnız bu çalışmayı yapan cocuklardan birisi ilerde tıp fakultesini kazanacaktır...
kader ağlarını örmüş, yeni kurbağalar aranmaktadır... *
çocukken cay tabağında pamuk içinde fasülye çimlendirmeyen tanımıyorum.herkes yapmıştır bunu en azından bizim nesildekiler mutlaka denemiştir bu deneyi.
butun şuruplardan bı kaşık alınınır bı kaba konur yetmez kapsul hapların içindende konur,yetmez tuz karabıber vs şeylerde eklendıkten sonra guzel bır karısım elde edılır.sonra bu karışım evın baş çiçeğine dökülür.o hafta içinde çiçek kurumaya başlar ve ölür.
