Su kaplumbagam akvaryumuna tırmanıp yere düşmüş . Salona bi girdim yerde takiliyo ellemeye korktuğum icin onu oracıkta birakip okula gitmistim. Allahtan annemler görmüş de kurtulmus hayvan.
Benden hoslanan cocuga iki kuzenimi de asik edip kavga etmelerini planladim. Sonra birine kendini kotuleyen bir mektup yazdirdim ve bu cocuga diger yazdigi ask mektubu sanarak verdi. Ben gulme krizine girerken cocuk benden sogudu.
Ilk kasten bocegimi de bu yillarda ustune terlik atarak öldürdüm.
akvaryumdaki balıkların birini yakalayıp elime alıp karbonat yedirmiştim. biraz fazla yedirmişin herhalde 1-2 saat sonra öldü balıkçık
üzülmüştüm ama , yazık oldu , kocaman bir balıkdı , pişman oldum tabi ama geç oldu.
Yazın yaylada dolaşırken yoluma çıkan 15-20 cm uzunluğundaki kaplumbağanın dış kabuğunu taş kullanmak suretiyle çatlatmıştım. Çok küçüktüm o zamanlar tabi.
Çocukken (yaklaşık 8 yaşlarında falanım o zamanlar) mahallemizin kedisi binnaz vardı. böyle şişman tekir bir kediydi. Ogün Çok miyavlıyodu balkondan çağırdım hiç oralı olmadı . bende mutfağa gittim derince bir poşet alıp aşağı indim . hemen yanıma geldi beni görünce . aldım poşete koydum .sonra çalgıcı karısı binnaz şarkısını söyleyerek ( kapı önünde parmaklıklara ekmek asarlar ya ) bende binnazı koyduğum poşeti asıp eve girdim .
Kiskandigim kuzenimin iki baligi vardi. Benim baliklarim oldu niye onunkiler olmedi diye o iki hayvancigin canina kastettim. Bir sise bocek ilacini doktum uzerlerine. Sonra da hareketsiz kalana kadar izledim onlari. Sonra dank etti yaptigim salaklik. Hemen sularini degistirdim kimseye soylemedim ama az kalsin oluyorlardi. Zaten o gunden sonra da hayvan bakimi ustlenmenin benim kaldirabilecegim bi sorumluluk olmadigini anladim.
Yazarken bile kendimden tiksindim nasil bi cani iki hayvani oldurmeye kalkar nasil bir kiskanclik bunu yaptirir.
Karınca yuvasına su dökmek, sineklerin kanatlarını ve bacaklarını kesmek, sineklerin üstüne yanıcı madde döküp yakmak, arı yuvasını defalarca sokulmaya rağmen yok etmek.
Küçükken bende bir mazoşistlik vardı ki anlatamam. 8-9 yaşlarındayım, bi keresinde kuzenim ve ben (bkz: bitirim ikili) kanadı kırılmış bi güvercin bulduk komşunun bahçeye düşmüş. Aldık biz buna bakcaz iyileştiricez zorla kabul ettirdik dayıma. Tamam amına koyim dedi ama evin içinde olmaz. Kış günü balkonda biz bu kuşa karton falan yaptık besliyoz falan ama soğuktan ölecek. Neyse bir gün bi baktık kuşa kangren mi olmuş ne olmuşsa güzelim kanat, simsiyah irin toplayıp şişmiş. Bizde bunu iyileştirelim dedik (ameliyat edicez sözde). Aldık testereyi bunun kanatı parçaladık baktık kan kaybediyor kuzen yine dahice daha fazla acı çekmesin diye kafasını kopartmıştı kuşun alt katta da anneannem kalıyor gittik ölü kuşu anneannemin kedisine yedirdik. O olaydan sonra daha ne işkenceler yaptım zavallı hayvanlara. Köpek yakmak mı dersin, kedinin gözünü oymak mı dersin. Tabi şuan yanlış anlamayın hayvan haklarına saygılı bi adamım, saygılar.