bugün

Patlayıcı yapma girişimlerim ve enteresan bir şekilde başarılı olmam.

Mahalleyi altına sıçırtmam.

Karpitlemi yapmadım kezzapla alüminyum u karıştırpta mı yapmadım neler neler.
Kertenkele ve kurbağa toplayıp sokağa getirmek.
Halamın penceresine merdiven dayayıp içeri girip tüm giysilerini giyerdim gizli gizli. Raketlerini alıp bahçede ablamla tenis oynardık sonra da. O da bizi yakalayınca cırmalıyordu.

(bkz: swh)
ilerde utandırırlar.
Bir gece Bisikletlerle gezerken, az ileride kafayı çeken abiler sürüsüne laf atıp kaçmaktır. Biz 3 arkadaştık. Önce Bu içkici ayyaş sürüsü laf attı bize. Bu saatler de dolaşmayın fazla vs demişlerdi.
Tamam abi falan çektik. Okuyor musunuz bakim Siz? Diye sordu içlerinde biri.
Bende nedense böyle bir ateşledim.
+ sana ne ulan!
Diğer arkadaşları kahkaha attı. Sonra bu angus, gel buraya gel gel falan dedi. Bende, hepinizin a.koyim diye bir bağırdım.
Hepsi birden ayaklandı. Bizde sağlam pedallamıştık. Yehhuu diye bağırıyoruz sürerken. swh.
Şemsiyeden korkmak.
Balkondan alt komşunun astığı çamaşırların üstüne işemek.
Evde yalnızken abimle kavga ederdik. Sonra bizimkiler geldiğinde kapıdayken dayak yemiş gibi kendimi yere atar ağlardım. Abim yalvarırdı nolur yapma kalk diye, ben de sırıtırdım.
Özür dileyerek upluyorum. Okuyun abi hikayemi.
Tüplü tvler vardı o zamanlar.

Beğendiğim bir kadını kamera yakından çektiğinde hızla tv nin önüne koşar dudağından öperdim. Ama hiç tat alamazdım. Agzımda böyle elektriklenmiş kazak tadına benzer tuhaf bir his oluşurdu.

Bu dediğim 7 veya 8 yaş civarıdır. Uzun sürmedi pek.

Esas bomba ise geliyor eskiden yurtdışında kalıyorduk ailecek ben 4 yaşındaydım bu anlatacağım hikayede.

Babam gece çalışıyordu bazı zamanlar annem de erkenden uyuyordu saat 10 gibi tuhaf bir italyan kanalında kadınlar soyunup sütyenlerini fırlatıyorlar dans ediyorlardı. Böyle bildiğin seyircili stüdyo programı show programı. Porno filan değil. Neyse kadınlar sütyenlerini sallıya sallıya atarken benim gözlerim yuvasından çikacak gibi açılıyordu. Yalan değil bir iki kez de o zamanlar meme ucu öpmüşlüğüm vardır. Yalnız o değil de iri iri memeleri vardı kadınların.

Sene 95 96.
oturma odasındaki divanın altında bi çorap selesi vardı. evdeki tüm çoraplar orada olurdu.
içindeki tüm çorapları üstüste giymiştim.
apartman boyanırken büyük boya tenekesinin içine iki kolumu omuzlarıma kadar sokmuş sonra da yüzüme her yerime sürmüştüm. başta amacım sadece üstündeki kaymak gibi kalınca tabakayı delmekti. sonra niye bütün vücuduma sürdüm bilmiyorum.
Yolun yanındaki tarladan boş cam şişeleri yola fırlatmak suretiyle kırdıktan sonra pusuya yatıp yoldan geçen arabaları izlemek.

Bunu yaptığımız yer ise ankara polis akademisi lojmanlarının önü. Gerçi bizde polis çocuğuyuz ama salaklık işte.

2: Evde ki boş a4 kağıtlarını alıp camdan aşağı atıp düşmelerini izlemek.

3: Çocuklar duymasında ki fısfıs ismail karakterine özenip fashion tv izlemek.

4: Metin 2 oynarken sağda solda bulduğum sahipsiz yangları bunlar haram yang deyip almamak.

5: Fakir edebiyatını havalı bulmak.

Gerçi uslu bir çocuktum ben bunlar nasıl abukluklar amk.
oldukça abuk bir hareket olarak: pet şişeye karpuz çekirdeği atıp balık diye yüzdürmek.
sınıfta çöp kutusunun etrafında kurşun kalem açma ritüelleri,
ayağa kalkıp çöp kutusunun yanına gidip çöp atmanın büyük bir eylem olması,
bozuk parayı tatmak,
evde cansız nesnelere bir karakter verip savaştırmak kumandayı lider yapıp tesbih ve kabloya karşı gibi,
evde karanlık yerlerde gece koşarak geçip yatağa kaçmak.
küçük ekran televizyonun içini merak edip açmak akabinde televizyonun tekrar çalışmaması ve taşınma sürecinde servis gelinceye kadar evde televizyonsuz kalmak.
1.sınıfta teneffüs bitiş zili çalıp sınıfa koşarak gidip otururduk, çocuk aklı sınıftan çıkıp koşarak çıkıp geri gelmek istedim o sırada nöbetçi öğretmen kolumdan tutup nereye gidiyorsun dedi,- hayvanat bahçesine dedim ve tokatı suratıma yedim ama anında okuldan soğudum o günden sonra ne zaman onu görsem tipine sövüyordum, yıllar sonra ağır bir trafik kazası geçirdiğini duydum neden bilmiyorum mutlu oldum.
-kardeşim beni sinirlendirdiğinde "senin için dua ettim, 3 günlük ömrün kaldı " der, ağlatırdım.

-beşiğin tülünü tutan o uzun çubuğu, ayaklı mikrofon niyetine çatıya çıkıp şarkı söylerdim.

-amcam çok gazete alırdı, sonra da kışın yakmak için çatıda duran, kendilerine ait kilitli küçük odada dururdu. ben, aşağıdaki küçük bir açıklıktan oraya girer ve gazete okurdum.

- hep bisikletim olmasını isterdim ve ailem bana almamıştı. ben, sandalyeyi bisiklet gibi kullanırdım.

kanal d'de benimle dans eder misin isimli bir yarışma vardı. onu izleyerek kendimi dansçı sanıp evin içinde sürekli takla falan atardım.

-yaşıtım olarak hiç kız arkadaşım yoktu sadece 2 erkek kuzenimle yaşlarımız yakındı. sokakta üçümüz futbol oynardık ben kaleciydim, hatta ismim ahmet'ti. ahmet diyin bana derdim. annem hep kovalardı kuzenlerimi, izin vermezdi. üç silahşör gibi takılırdık mahallede/okulda.

daha çok var ama aklıma bunlar geldi. belki zamanla eklerim.
Kinder yumurtanın içine osurup kardeşimin burnunda açmak.
örümcek adam olabilmek için, gördüğüm her örümceğe kendimi ısırtmaya çalışırdım. ağızlarının olduğu yere parmağımı filan uzatırdım. bu parlak zeka ile, bu yaşa kadar hayatta kalmayı nasıl başardım ben de bilmiyorum. ama eğer olur da, bir de genlerimi gelecek kuşaklara aktarmayı filan başarabilirsem, darwin utansın artık kendinden.
Erik ağacına taş atarak erik düşürmeye çalışmıştım. Sağlam bir taşı büyükçe bir dala atarsam oluşacak titreşim erikleri dökebilir zannettim. Sonra lisede fizikten kaldım.
evin içinde abimle kosturup dururduk.birer uzaktan kumandali arabamiz vardi kapisirdik.bilye oynardik.
evin içinde üç beş çorabı birbirine sokup kardeşimle maç yapardık...
(bkz: kolonya içmek)

bir de ağzım yanardı, üflesin diye anneme koştuğumda bir dünya azar işitiyordum.
olsun, keşke hep o yaşta olsam da kolonya içsem.
Bahçedeki karıncaları bisikletin selesine koyup gezdirirmişim.
güncel Önemli Başlıklar