Annemden mutfakta oynamak icin izin aldiktan sonra bir cay bardagina biraz su koyup icine azicik ketcap, mayonez, karabiber, pulbiber, cay, seker, tuz, nane, kekik, tarcin, turk kahvesi ve bilimum baharatlar ekleyerek zehirli bir karisim yapmak. Sadece burnumla koklayip tadina bakma cesareti bulamazdim kendimde. Sonra da anneme babama "yemek ister misin?" diye sorardim. Hep cope gitti. Karinca filan beslerim diyordum acidim sonra hayvanlara.
kuzenimle 5 yaşlarındayken mahallenin dışındaki geniş alana çıkıp bağıra çağıra şarkı söylerdik insanlar ilgilenir de ünlü oluruz diye.
Aynı kuzenle yüzümüze Vişneleri sürüp gözlerimiz kapalı mahallenin sokaklarında dolaşırdık.
hayal dünyasında araba simülasyonu yapmak. işte sırf bu yüzden hiç ders almadan yazılı ve direksiyon sınavını vermiştim ve yine bu yüzdendir ki şu ana kadar hiç bir vukuatım yok.
Vitrinin üstüne çıkıpta babama el hareketi çekerdim en sonda işten sinirli geldi acayip derecede kötü bir dayak yemiştim o günden sonra vitrinin üstüne çıkıp babamla taşşak yapmadım çocukluk anıları işte.
kışın kardeşimle kar oynayıp eve geldikten sonra eldivenlerin kenarlarını elektrikli sobada yakardık. sonra o yanık kokusunu içimize çekerdik.
vallahi niye yapiyorduk bilmiyorum.
evimizin yanında suudi arabistan büyükelçiliği vardı biz küçükken. arap çocukları vardı bakkala markete giden arada bir gördüğümüz.
o arap çocukları görünce onlara doğru 10 kişi ayvaa ayvaa yallaaah habibi diye koşturmaya başlardık. onlar da kaçardı. çok eğlenirdik lan. ne salaklık halbüki ahua.
Odamda tek başıma kendi kendime konusup ayri bir dunya icinde kendi kendime tiyatrolar kurmamdir ayni anda kac kisi oluyodum ama cok egleniyodum. Çocukluk işte.
Akşam haberleri sunulurken, az sonra verilecek olan haberlerin ön bilgilerinin üzerinde yer aldığı kayan şeridi, şerit sonlanmadan tamamıyla okumaya çalışmak.
"Çocukken yapılan ablulakalar" diye okunup heyecanlanmama sebep veren başlık fakat hevesim kursağımda kaldı azizim. Zira mahalle de hoşlanılan kızın evini tek başıma kuşattığım bir hikayeden bahsedecektim. Şey oldu:
(bkz: bkz yaran yanlış okumalar)
çay bardağını; ağzı örtecek şekilde yerleştirdikten sonra, bardakta kalan havayı ağızdan içeri hunharca çekmek. akabinde dudak çevresinde oluşan yuvarlak şeklinde bir morluk.
envayi çeşit bisküvi, çikolata, şeker çeşiti alıp ezmek suretiyle toz haline getirip, adına 'karışım' dediğimiz bu karışımı zevk almaya çalışarak yemek.
ilerleyen yaşlarda hatırlandığında gülümseten olaylardır.
5-6 yaşlarında ''büyüyünce ne olacağn'' sorusuyla sıklıkla karşılaştığım için deli oluyordum abi. önceki soruşlarında verdiğim cevabı unutarak, her soruşlarında farklı cevaplar veriyordum. soruyu soran keskin zekalı, esprili abiler, ablalar, amcalar, teyzeler hazır cevaplılıklarıyla ''eee hani şu olacağdın'' diyerek muhabbetin iyice uzamasına sebep oluyor, muhabbetin bitmesine izin vermiyorlardı. bunalıyordum amk. ulan 5-6 yaşlarındayım, utangaç bir veledim, 10-15 kişilik aile yemeğinde sana ne, ne olacağımdan. siktir git kayınçona dobloyu satıp satmadığını sor. muhabbetin odağına beni koyup, ne diye utanmama sebep oluyorsun?
bir tane daha planlanmış aile yemeğine yaklaşırken, babamla alışverişe çıktık. alışverişten dönerken bahçeyi sulayabilmek için nalburcudan hortum aldık. ruh sağlığı yerinde olan bir çocuk olduğum için nalburcu ne demek bilmiyordum o sıralar tabii ki. çocuk aklıyla oradan hortum aldığımıza göre hortumcuydu orası benim için.
masalara geçildi, güzelce yemekler mideye inmeye başladı, gayet mutluyuz yani. mutluluğumuzu çok gören keskin zekalı, kötü kalpli orospu çocuğu amcalarımızdan biri ''büyüyünce ne olacağğn deliğanlı?'' dedi. hem değişik hem de kızgın bir cevap verirsem belki bir daha sormazlar gibi masumane düşünceyle ''hortumcu olucam, amına koyim'' dedim. 6 yaşında hem hortumcu oldum hem de amına koydum. bir daha sormazlar diye kurduğum cümle yüzünde 20 yaşında hala soruyorlar amk. cem uzan esprisi de yapıyorlar, en çok o koyuyor be.
bebe aspirinleri ile oyun oynarken çok sevdiğim için komşu kızına az vermiştim kendim çoğunu yemiştim sonuç olarak yemiş yemiş bitirmiş akşama sancı başlamıştı gözlerimi açtığım da midem yıkanmıştı bu da böyle bir anım.