Son 7 yıl haricinde her kış yaptığım şey. izlemekle yetinirdim ben. Çünkü dışarı çıktığımda mutlaka hasta olurdum. Hasta olmamak adına * dışarı çıkmazdım.
Çok güzel anılar hatırlatmıştır. Cocukken evimiz cadde uzerinde 3 katlı mustakildi. 2.kattan tam pencerenin önünde sokak lambası vardı. Biz ikiz kardeşimle oturup lambanın önünden geçen taneleri izlerdik ateş böceği gibi görünürlerdi. Ne guzel bir histi o ya.
Bir de aynı sekilde tekerinde zincir olanlar ve kemer takanlara bakardık. 20 De bir olurdu. Sonra vay efendim kazalar ölümler. Bak yine huzurum kaçtı.
bu işin çocukluğu yetişkinliği olmaz. ben hala kar yağarken izlerim. hatta şu yavaş yavaş inen iri karlardan yağıyorsa gözüme kestirdiğim iki kar tanesini birbiriyle yarıştırırım.
okul sınırları içerisindeyken yağmaya başlarsa sınıfın çığlığından sağır olabilirsiniz. onun dışında bir süre sonra pencere kenarında biriken karı yemek gibi değerli anılarada ev sahipliği yapabilir.
o küçücük bedenin ve kocaman hayal gücünle serüvenlere dalarken 'aceba çok yağarsa okullar tatil olur mu?' hayallerine de daldığımız unutulmaz anlardan birisidir .
Sabah 6'da uyanip televizyondan okul tatil mi degil mi haberinin ogrenilmeye calisilmasi ve eger tatil edilmisse izlemesi cok daha keyif veren olay. Uzerinde pijama olacak ama. Pijama sart.
çocukken kâr yağacak bende cam dan izlicem öyle mi? tıs tıs tıs. çıkar dışarı kardeşim ile kâr topu savaşı yaparım. kâr dan adamlar yapardım. oturup izlemek bana göre değil dostum.
Bu günün yetişkinleri için mazi. Bu günün çocukları içinse hemen hemen masaldır. Artık iç anadolu ve doğuya bile kar yağmıyor. 7 8 yıldır hiç kar yağmayan bölgeler var.
Artık çocukluğumdaki kadar güzel kar yağmasa da sokak lambasının ışığı altında gecenin karanlığında izlemeyi seviyorum. Benim için büyük bir mutluluk kaynağı.