çocukken korkulan karakterler

    4.
  1. 16.
  2. 67.
  3. 23.
  4. 5.
  5. 12.
  6. Bahçeye top kaçtığında, çıkıp keserim topunuzu diyen huysuz dededir.
    5 ...
  7. 120.
  8. 17.
  9. gargamel. kendimi küçükken şirinler gibi hissederdim, onların içinden biriydim sanki, görünmezdim ama onlarla beraberdim. birlikte gargamelle savaşırdık, birilikte gözlüklü şirini uzaya yollardık *

    sabah erkenden kalkar, izlediğim bölümleri tekrar tekrar izlerdim. beyaz giysiler aldırırdım anneme. kendimi mavi sanardım, mavi giysi giymek istemezdim lan, içinde kaybolurum beni göremezler diye.
    banyo yapmak istemezdim, maviliğim kaybolur diye. - ne alakaysa lan -
    rengimin mavi olmadığını anlamam uzun sürmedi aslında. buna da bir çözüm bulmak gerekirdi. ellerimi maviye boyarken ispiyoncu abim geldi ve anneme söyledi. ama ben boyaları silmek istemiyordum, onlar gibi olmak istiyordum; yani tam anlamıyla!

    bir gün, hiçbir zaman onlar gibi olamayacağımı ve zaten onlarla beraber hiç olmadığımı anladım. oturup ağlamaya başladım. tvdeki gargamelin kötü sesiyle benim hıçkırıklarım birbirine karışıyordu.
    annem geldi ve neden ağladığımı anladı.

    '' canım yavrum, eğer şirinler gibi olmak istiyorsan ve onların seni gerçekten hissetmesini istiyorsan, çok iyi bir çocuk ol. :D şirinlerin de yaptığı gibi çevrene yardım et ve kimseyi üzmemeye dikkat et.
    eğer iyi bi çocuk olursan, şirinler seni hisseder. ve sakın bir daha mavi boyaları ellemee!''

    bu konuşmadan sonra, şirinlere benzemekten vazgeçtim. iyi bir çocuk oldum mu orasını bilmiyorum.

    edit: çocukluğuma döndüm lan resmen. hayır hayır, şimdi banyo yapmam gerekiyor.
    4 ...
  10. 134.
  11. 133.
© 2025 uludağ sözlük