cocuk için sebep çoktur.
1-''allah'' diye kendisine bahsedilen yüce yaratıcı , herşeyden büyük olmalıdır. minare'nin hem cok uzun hem de cok yüksektir. neredeyse erişilemezdir cocugun gözünde...
2- allah 1 dir. yazı köylerde geçiren bir cocuk için , çift minareli bir köy camii görmek zordur, genelde tektir. çift olsa dahi , birbirine uzaktır.. zaten o da tek sayılır..
3- allah'a en yakın oldugumuz yer olan camii'nin bir parçasıdır. cocuk saftır , ne düşünecektir başka.. camii orası ise , en büyük nesne de allah'tır diye düşünür ve minareyi buna yakıştırır.
masmavi bir gökyüzü pamuk gibi fakat saydam bulutların arasından bizlere bakan dewamlı kuran okuyan beyazlar içinde nur yüzlü ihtiyar olarak hayal ederdim. bunulada kalmaz Allahı bu haliyle ancak onunu cennetinde göreceğimize inanırdım.hey gidi günler hey
ya şu uçan kuşsa, ya yerdeki karıncaysa, ya uçan varlığından rahatsız olduğumuz sinekse,ya annem ya babamsa diye diye küçücük karıncaya bile pek saygı duymamı gerektiren bir hadiseydi küçükken .
erkek tir baba gibidir şefkatli ve yardım sever bi kişiliktir insanlar arasında dolaşır melekleriyle herkeze yardım elini uzatır benim cocukken düşündüğüm tanrı şekli bu şimdi işler deişti tabi :)
gökyüzündeki en beyaz bulut, en yüksekte onlar old. için bide beyaz bulut daha saf pamuksu bi ifadeydi ozamanlr bnm için.. tombiş pamuk gibi bi dede silüeti gerlidi hep baktıkça.... çocukluk aklı işte....
ağababamın kocamanının bir sandalyede, gökyüzünde oturan hali. Gördüğüm herşeyden büyük olacağını düşündüğüm için ebatlarını kestiremiyordum, dolayısıyla oyun oynar gibi gözümde canlandırmaya çalışıyordum.