ilk okula başladığınızda sadece toplama var sanıp çıkarma yapamadığınızı sanmak. sonra çıkarmayı öğretip 3 ten 5'in çıkmadığını sanmak. sonra aslında 3 ten 5 in çıkabildiğini buna da negatif sayılar dendiğini ama 3 ün 5 e bölünmeyeceğini sanmak. sonra onun da bölünebildiğini öğrenip hayatın bizi kazıklamadığını sanmak...
* köpekleri erkek kedileri kız sanırdım.
* oynama düşer dediklerinde inanırdım :/
* 'dante gibi ortasındayız ömrün' dizesini 'dantel gibi ortasındayız ömrün' sanıyor, dedemlere ne zaman gitsek sehpanın üzerindeki dantel örtünün ortasına kilitlenerek kendimce hayatı sorguluyordum.
* haberlerde bazen falanca öldü diye haber çıkıyordu. sanıyordum ki o gün bir tek o öldü. her ölen kişinin haberlerde söyleneceğini sanırdım.
* söz kesmede bronz, nişanda gümüş, evlilikte de altın yüzük takıldığını sanırdım.
* bütün dolmuş şoförlerinin adını müsait sanırdım. (bkz: müsait bir yerde inecek var)
* ters ilişkiyi kadının erkeği düzmesi zannederdim..
* darbuka sesini, dansözün kıvırarak kendisinin çıkardığını sanırdım.
* 'lar' diye bi deniz var sanırdım;
"korkma sönmez bu şafak
larda yuzen alsancak" dan kaynaklı..
bir filmde tabancayla vurulup öldürülen aktörün başka filmde boy göstermesiyle "vayy anasını lan adam ölmemiş demek numara yapmış bu" şeklinde bir tepkiden sonra araya babanın girmesiyle gerçeğin öğrenilmesi.