- "kıs şunun senini" diyen ebeveynlere inat, büyüyünce tv'nin sesini sonuna kadar açıp izlemenin keyif vereceği sanrısı.
- büyüyünce bütün çocukları evde toplayıp top, saklambaç, misket vs. oynamalarına izin vermekten zevk alınacağı sanırısı.
- büyüyünce, bedenen büyük, ruhen hala çocuk kalınabileceği sanrısı.
- büyüyünce bütün paranı oyuncağa ve çikolata, şekere yatırmak isteyeceğin sanırısı.
- seni gıcık eden herkesi dövüp, sinirlerini yatıştırabileceğin sanırısı.
bir filmde tabancayla vurulup öldürülen aktörün başka filmde boy göstermesiyle "vayy anasını lan adam ölmemiş demek numara yapmış bu" şeklinde bir tepkiden sonra araya babanın girmesiyle gerçeğin öğrenilmesi.
yaşlı çiftlerin mutlaka kavga edeceğine* ve bi yaştan sonra ayrı yattıklarına inanmak.
eciş bücüş:kardeşim niye eksiliyorsun 5 yaşındaydım böyle düşünürken hatamı lan!
büyümenin çok matah bir şey olduğunu sanmak değilse nedir(?) (bkz: çocuk işte) dünyayı güzel bir yer, insanları iyi, masalları ucundan kıyısından gerçek, hayalleri olabilir, anne-babayı haklı... sanmak, sanmak, sanmak... büyüyünce unutursun
ilk okula başladığınızda sadece toplama var sanıp çıkarma yapamadığınızı sanmak. sonra çıkarmayı öğretip 3 ten 5'in çıkmadığını sanmak. sonra aslında 3 ten 5 in çıkabildiğini buna da negatif sayılar dendiğini ama 3 ün 5 e bölünmeyeceğini sanmak. sonra onun da bölünebildiğini öğrenip hayatın bizi kazıklamadığını sanmak...
bjk'nin beşiktaş olduğunu bilmek fakat "herhalde yanlış biliyorum lan, bunun doğrusu bejiktaş mı aceba?" diye düşünmek. yanlış düşünmüş olduğum şeyi doğru sanmam, aslında doğruyu bilmem gibi garip bişey işte bu da.
zamanında tek kanal trt iken, filmlerden önce bir spikerin çıkıp film hakkında bilgi verdiği zamanlarda söylediği "x yazarın aynı adlı romanından uyarlanmıştır" cümlesi pek çok film hakkında ayrı ayrı yazarlar için söylendiğinde herkesin adı "aynı" olan bir roman yazdığını sanmak ve "salaklara bak yaa aynı adında roman mı olurmuş" diye üstüne dalga geçmek.
alt katta iğneci doktor hasan'ın oturuyor olması ayrıca gürültüden rahatsız olduğunda kocaman iğneyle aşı yapacak olmasıdır. her gittiğimiz yerin altında hasan amca vardı. (bkz: o zamanlar nasıl inanıyordum buna hayret.)
