çocukluğun vazgeçilmezidir. yanında bir de çikolatalı gofret yada inek şeklinde küçük pastalardan varsa tadından yenmez. ardında başlarsın evin içinde top oynamaya.
babamla özel bir anlaşmamız vardı. akşama kadar kim bana kötü davrandıysa, babam eve gelince annem dahil hepsini şikayet ediyordum. babam da güzelce hesabını soruyordu onlara. bazen abilerim benimle pazarlık yapmaya kalksalar da ben babamla olan anlaşmama sadık kalırdım hep.
çok heyecan vericidir. hele ki bir çikolata bir şeker ne bileyim bir bisküvi ile geleceğini biliyorsanız daha da güzeldir. kapının açılmasıyla kendimi bir gizli köşeye zor atardım ve o alınan abur cuburun paket sesini duymadan da çıkmazdım ortalığa. bazen kandırırdı beni babam. sigara paketinden ses çıkartırdı. ama olsun evin güzel insanı gelmiş varsın eli boş gelsin.
hiç yaşayamadığım eylem. kısmetse hayatta öbür role geçip baba rolüyle birilerini bekleterek mutlu etmek çok güzel olacak. ama insan merakta etmiyor değil babam gofret alsa gazoz alsa hadi bu akşam şuraya gidiyoruz diye girse kapıdan. neyse hayat bu işte..
çocukluğumun en güzel yanıydı babamı beklemek hele birde kar yağardı biz artvindeyken. babam gece görevden gelirdi büyük ihtimal benimle kar topu oynaması için beklerdim. hiç itiraz etmez oynardı. rahmetli keşke yine kar yağsa beni kırmasa kar topu oynasak.
büyüyünce biraz daha geç gelmesini beklemektir. ama sonuçta hep beklersin, hiç gelmemesi gibi bir ihtimal asla yoktur kafanda. ne kadar otorite de olsa, seni sürekli izleyip iç bayıcı öğütler verse de o hep olsun istersin.
mayıs ayıydı,dışarısı buz gibiydi. yağan dolu tanelerinin cama vurmasıyla çıkan ses, bethowen'in 9 nolu senfonisiydi sanki. çok korkuyordum. kapıdan ses geldi. babam sandım, açtım. kediymiş amk.
anne baba çalışan bir çocuksanız duruunuz çok iyi dğeilse mutlaka babaaanne veya anneanne de kalırsınız. genelde anneanne uzaktır babaanneyle beraber oturuyorsunuzdur. altta babaanne üstte siz. anneanne melektir onda kalmak istersin fakat uzak olduğu için kalamazsın bu nedenle diğer kuzenlerinle seni hep kıyaslayan cadı babaaanneyle kalırsın. her zaman kavga tartışma yaşarsın. akşamada babaya şikayet edilir. baba anlayışlıysa duymamzlıktan gelir fakat anlayışsızsa vay çocuğun haline. hele ki o gün yine saçma sapan bişi yüzünden babaanneyle tartıştıysan tokadını yediysen. annen vurmaya kıyamazken babaanne dövmüşse vay halimize. ağlaya ağlaya annenin işten gelmesini beklersin. koşa koşa sarılmak istersen. yaşın en fazla 10 yada 11 tam ihtiyacın olduğu ergenlik dönemleri. sıkıntılı durumdur.