80'li yılların ilk çeyreğiydi yanlış hatırlamıyorsam, kesik el adında bir film izledim evde, tek başıma. video kasetini alıp, korka korka izledim. kodumun bi kesik eli fıtı fıtı dolanır insanların boğazından sıkarak öldürürdü.
bir tanesi de buna benzer bir korku filmi idi. köşkte geçiyor olay, bildiğin beyaz renkte değişik bir yaratık köşke yeni taşınan aileyi teker öldürüyordu. yaratığın vücudu insan vücudu idi lakin başı korkunçluydu.
sonuncusu ise yine bir korku filmi. katil sarmaşıklar falan vardı. sadece bir sahneyi hatırlıyorum. bir ormanda, gecenin karanlığında kadının biri kaçıyor. sonra bir yerde durup etrafına bakınıyor.
tamda o sırada birden yere düşüyor. ardından sarmaşıklar ayaklarından kollarından dolanıyor. daha sonra ayaklarına dolanan sarmaşıklar kadının bacaklarını iki yana çekerek ayırıyor. kadın feryat figan tabi.
olaya sonradan müdahil olan bir sarmaşık ise yavaş, yavaş usul kadının bacak arasına yani şeyine girerek kadını öldürüyor. dediğim gibi bazı bazı aklıma gelip psikolojimi bozuyorlar. nerden izlediysem artık!
sır kapısı, ama stv'deki gibi bildiğiniz sırlar dünyası tarzı ibretlik olanlar değil, yaşı müsait olanlar hatırlar cinli perili kapıların gıcırdadığı videolar hikayelerin olduğu programdan bahsediyorum.
diğerleri de ilk kez otobüs yolculuğunda denk geldiğim süt kardeşler. (gulyabanili film). şimdi en sevdiğim filmdir orası ayrı. ve sonuncu olarak hangimiz deliler gibi korkmadık tarkandaki ahtapottan.
5-6 yaşlarindayken üvey baba çocuk halimle baya ağır geliyordu çok dramatikti o yaşta çok üzücüydü.
bide sessiz tepe vardi 10 yaşında falandim ben hayatimda korku filmi izlememişim arkadastaydik bunun annesi babasi korku filmi hastasiymış gittik bi gün evine açtı yok kizin içine şeytan giriyor falan milleti ikiye bölüyor ağır geldi
. 3 gün annemin yaninda yatmiştim korkudan.
bide en son darbe elm sokaği kabusunun yeni hali manyak kuzenlerim tutturdular sinemada bunu izleyelim diye bide en öne gitmişiz kolonlar dibimizde bi anda efekti bir veriyor ben kendimden 2-3 yaş küçük kuzenime sarılıyorum onlara koymuyor alışıklar allahin saykoları neyse rüyalardan çol etkilenirim ve rüyadayken herşey cok gercekci gelir bu yüzden fredinin rüyama gireceğini düşünüp uyuyamiyordum ağir bir tranva olmuşgu benim için.
En büyük travmam.
Parliament sinemaları olurdu star tv' de.
Annemle babam istanbul ' a düğüne gitmişlerdi. Ablam ile beni en küçük halama emanet etmişlerdi. Amerikan filmlerindeki genç, aklı bir karış havada olan bakıcı gibi düşünün halamı o sıra.
Tırnaklar 10 santim, saçlar bele kadar permalı. Tam bir tineyç.
Işte o kafa ile bize korku filmi izletme teklifi yapınca? Biz de ablamla dayanamadık hâliyle. Sonuçta izleyemedigimiz bir film türüydü.
Belki de delirdim o gece . Bilemiyorum.
Filmin adını hatırlamıyorum.Tek aklımda kalan Kahramanmaraş'tan Adana'ya otobüsle dönerken ekranda gösterilen filmde adamın parmaklarının tek tek kesildiği sahneydi.
Ha bir de küçükken çizgi film yerine porno dvd'si açmıştım.Ben nereden bileyim öyle olduğunu..
ilki; kanıt dizisine ilham olmuş, adını hatırlayamadığım katil bulma dizisiydi.
bir bölümde adam eşini öldürüyor, kim yaptı diye zırlarken baş rollerimiz evde sıcak su olmadığını fark edip çatıdaki sıcak su deposuna çıkıp bakıyorlar, kadının cesedini orada buluyorlar. kadının depodaki duruşu bile aklımda.
başrollerden birisinin beyninde bir şey vardı, adam çevresini algılayamıyordu bazen. üstleri "artık çalışma" diyordu. üzülüyordum hâline, ordan aklımda kalmış. diziyi tekrar bulsam bayıla bayıla izlerim.
ikincisi de bahsettiğim dizinin hemen ardından "çocukları uyuttuysanız size mide kaldıran travmatik görüntüler gösterelim" mantığı ile hazırlanmış +18 korkunçlu programdı.
adamın birisi -sanırım- iş kazası sonucu burnunu ve dudaklarını parçalamış. ameliyat olmuş ama toparlanmıyor. yüzü burun kısmından tamamen içe göçük şekilde ekrana gelip gidiyor, sağdan soldan çekim yapılıyor. kısa siyah saçlı genç bir adamdı kendisi. fon müziği olarak minik çığlıklar vardı.
hâlâ daha sırf o görüntü yüzünden beden bütünlüğü bozulmuş vücutlara bakamam.
amy lee'nin seether ile düetinin (bkz: broken) klibini de izleyemezdim erkek solist yüzünden. bad boy sevme dönemlerimde de "ay ne tatlı yaa siyah giyiniyor" demeye başladım adama. hehehe.
korkak birisi olduğum için listem çok kabarık ama "nasıl uyuyacağım şimdi ben?" diyen beynimi susturamıyorum (bkz: swh).
uyurken ayaklarınızı yatak kenarından çekin nolur. çok gerildim ben.