çocuk oyun ve oyuncak

entry1 galeri1
    1.
  1. dur durak bilmemenin, bir şeyi bıkmadan yeniden denemenin adı çocuktur. ve bu çocuğun deneme yaptığı her şey bir oyundur. ve bu oyunda kullanılan alet, edevat ve her türlü aparat oyuncaktır.

    çocuk doğar doğmaz, nefes almayı öğrenir. daha doğrusu bilerek doğar. ve isteklerini ağlayarak temin edebileceğini öğrenir. ayaklanmaya başladıktan sonra oyunu ve oyuncağı keşfeder. oyun hayatın kendisidir. ve o oyunun kahramanı her zaman çocuğun kendidir.

    oyuncak burada çocuğu türü itibari ile hem körelten, hem de geliştiren bir özellik gösterir. eğer çocuğa hazır alınmış oyuncaklar verilir ise, bu çocuk oyuncaklarına asla gereken ihtimamı göstermez. büyük çoğunluğu çocukların hazır oyuncakları kırar. ve fakat biriktirilen ve üzerine titrenen el emeği veya alın teridir.

    hazır oyuncaklar kısıtlı bir alan sunar. ve tek bir kullanım alanı vardır. ve çocuğa o alan öğretir gözükür. ama çocuğun ayaratıcı bir zihne sahip olabilmesi için eşyanın imal amacı dışında kullanılabileceğini de keşfetmesi gerekir. bu ise asdla hazır alınanlar ile gerçekleşmez. zaten emek verilmediğinden ne değeri vardır, ne de saklanmak veya birlikte uyunmak gibi bir özelliği.

    evet hazır oyuncaklar, pilli veya değil, bir kullanım şekli vardır. evet eşyanın imal amacı doğrultusunda kullanımı bir yetişkinlik göstergesi kabul edilsede, yaratıcı bir zihin için, eşyanın farklı pencerelerden görülebilmesi gerekir. mesela bir taş, kale yıkma oyununda kullanılabildiği gibi, araba olarakta kullanılabilir. veya sek sek oynamada da kullanılabilir. ama hazır alınan bir arabanın tek bir kullanım amacı vardır. araba olmak dışında bir alternatif sunmaz.

    şehirleşmenin daha ötesi olan metropelleşmede, oyun çocuk için oyun parkları haricinde mümkün gözükmemektedir. mahalle ve sokak kavramları bittiği gibi, oyun arkadaşlığıda kreş arkadaşlığına dönüşmektedir. ve buralarda legolar dahi yaratıcılığa engel teşkil eder. olasılıklar her zaman için legoların birbirine montesidir. oysa monteleme işlemi olmadan başka bir işlev veya işlevler için oyuncak kullanılamıyor ise, orada yaratıcılık yoktur.

    çamurdan, veya taştan tahtadan çocuğun kendi imalı olan oyuncaklar her zaman için yaratıcılığı geliştirir. hem öğrenmeyi, hem üretmenin ve alın terinin önemini kavratır. bu dediğim gibi belki metropolde mümkün olmayabilir. ama en azından kaçak alanlar oluşturmak çocuk açısından, hem zihinsel hem de fiziksel gelişim açısından oldukça önemlidir.

    bu oyuncak imal etme anlayışı, okullarda kısmen veya bütün olarak törpülenir. neticede okul demek nitelikli tüketici yetiştiren kurum demektir. nitelik ise ancak market alış verişi ile sağlanır. yani kişinin kendi üretimi değil, fabrikadan çıkan daha niteliklidir!!!!??? okul bunu öğretir.

    işte tam bu noktada, çocuğun üretim faaliyetine katılımı, en azından kendi ihtiyaçlarını kendisinin üretebileceği anlayışı verilmelidir. veya bu yönde kanalize edilmelidir. kreş çocuğu, ısı ve nem dengesinin, kalori hesaplarının kamilane yürütüldüğü bir seradır. ve fakat sokak, yoldan geçen arabalar da dahil olmak üzere bünyasinde barındırdığı bir çok risk ile hayatı öğretme açısından daha çok imkan sunar. hastalıklara bağışıklıktan tutunda fizik gücün kuvvetlenmesine ve zekayı işletmeye kadar bir çok faktörü bünyesinde barındırır. her şeye deneye dayalı olduğu için öğrenme daha kalıcıdır.

    bu sebeplerden çocuk eğitimin de oyun ve oyuncak bu minvalde değerlendirilmeli ve anne baba gereken tedbirleri imkanlar ölçüsünde sağlamaya çalışmalıdır. şüphesiz köy hayatına geri dönüş mümkün değildir. ve fakat öğrenme ortamı sokaklarda da aileler talep ettiğinde veya bu yönde bir çalışma içerisine girdiğinde mümkün olabilir.
    3 ...
© 2025 uludağ sözlük