Federico Fellini, dünyamızdaki oksijenden kendisine düşmüş payı artık bitirmek üzere...
Denizlerle gecelerin içinden gelen, tüm ışıklarını yakmış bir transatlantiğin, doğduğu kasabanın kıyılarından nasıl geçtiğini görmüştü çocukluğunda...
Tüm ışıklarını yakmış bir transatlantiğin, italya'da kendi düdüklü tenceresine kapanmış bir kıyı kasabasının açıklarından geçişi geceleyin...
Bir peri masalı ki, Fellini'nin "Amarcord"unda her zaman hiç kaybolmadan görünür...
Bir yıldızın kayışı gibi kayıp gidiyor Fellini...
Tüm ışıklarını yakmış bir transatlantiğin, çocuk gözlerinin içinden geçişini dünyaya bırakarak gidiyor...
***
Kaç kişi çocuk gözlerinin içinden geçmiş gemilerin, geçişini dünyaya bırakarak gidiyor?
Bunu ne Kayseri'de ortaokullarda öğretirler, ne Amasya liselerinde.
Çok mu önemli canım?
Yok canım, neden önemli olsun ki?..
Milli birlik ve beraberliğimizi korumaktan daha mı üstünde durulacak bir konudur, Fellini'nin çocuk gözlerinden geçmiş ışıklı bir gemiyi, dünyaya bırakarak ayrılması dünyadan?
Hiç olur mu yahu, ne münasebet, kel alaka yani?
***
Yat, kat, arsa, el altından toplanmış parsa ve daha ne varsa; bırakılabilir elbet dünyadakilere, miras yoluyla...
Ama çocuk gözlerinin içinden geçmiş bir gemiyi bırakmak...
Rica ederim yani...
Lütfen yani...
Ülkenin o kadar derdi varken yani...
Haksız yere üstümüze düşmüş bir Ermeni kırımından sonra, bir de Kürt kırımı suçlaması üstümüze düşmek üzereyken yani...
***
Edgar Allan Poe, insan beynini sarmalayan zarın ötesinde yaşamış bir deha ayyaşıydı...
Yemen için dövüşürken şehit olmadığı için de, pek bir anlamı yoktur tarihte...
Yani, hani... Varsayalım ismail yani...
***
Mallermé'nin, Poe'nun ölümü üstüne yazdığı şiir; Fellini'nin çocuk gözlerinden geçmiş ışıklı bir geminin dünyaya armağan edilmesindeki köpüklerde durur. Köpüklerin serpintilerinde, serpintilerdeki en görünmez damlaların, en görünmez derinliğinde...
Yazık ki Yozgat lisesinde öğretmiyorlar bunu...
Yurt sevgisine hiçbir katkısı olmayacağı için, öğretmiyorlar tabii...
"Tıpkı kendisi gibiydi. Nihayet sonsuzluk değiştiriyor onu."
***
Elbette tıpkı kendisi gibi olup, nihayet sonsuzluğun değiştirdiği biri olmak Mallermé'nin şiirinde; Galiçya'da şehit düşmüşlüğün anlam ve önemini kavramaya yetmez...
Yetmez diyorsam, yetmez ulan it oğlu it...
Poe, öksürüklü gencecik karısına ilaç alma parasını bulmak için, "Kuzgun" şiirine bir telif hakkı rica etmeye çalışırken...
Ki o şiir anıtının üstünde yazılıdır boydan boya bugün...
Nasıl da biliyordu "Olağanüstü öykülerde" "Rakkas"ın her zaman, her yerde, hep ineceğini durmadan...
***
Fellini'nin çocuk gözlerinden geçmiş bir gemiyi dünyaya armağan ederek, kendisine düşmüş oksijen porsiyonu tamamlaması; yaşam sidiğinin işenmişlikten sonrası gibi değildir canım...
***
Hakkı yenmiş Esat Paşa'nınki de, öyle değildi...
Artık kimsenin anımsamadığı Esat Paşa...
Çocuk gözlerinin içinden geçmiş teknelerle Çanakkale kıyılarından hâlâ geçebilenler; oralarda rastlayabilirler namsız, şansız, unutulmuş Esat Paşa'nın, suların derinliklerine kaymış dilsiz anılarına...
***
Bazen insanın canı sıkılıyor; biraz pasaklı, biraz bıkkın, biraz her yanını güveler yemiş gibi...
Biliyor musunuz?
Sanırım biliyorsunuz...