çocukken anne söylemiştir ya "her yerde tuvalete girme tut yavrum gerekirse" diye; işte o çocuklara neler oluyor haberleri yok. ilkokulda bunun yüzünden kim bilir kaç çocuk altına kaçırdı, tabi onun utancını da yıllarca taşıdılar. daha kötüsü efendim bir kız vardı. annesi öğretmiş bu zavallıya yapma kızım diye. kız yıllarca çişini tutmuş dışarıdayken sadece çişini tutsa iyi. zavallı kız. sonra ne mi oldu? ah neler olmadı ki. kız gelmiş 20'li yaşlara hala yapamıyor dışarıda. ve uzun zaman tuttuğu için bağırsakları tembelleşmiş. şimdi? hafta da bir iğne olmadan büyük abdestini yapamıyor. şişiyor karnı hafta sonları birkaç kilo vermiş oluyor iğnenin etkisiyle. trajikomik...
özellikle tuvalet eğitimine başlayan ya da bezi yeni çıkarmış çocuklar da, sık görülen bir davranıştır. çocuk da; beyin-sinir sistemi ile idrar torbası arasındaki iletişim sağlanana kadar yani beyin idrar torbasını kumanda etmeyi öğrenene kadar, yaşanan süreçtir.
çişi tutmak böbrek yetmezliğine kadar varabiliyormuş efenim.
çiş yapmaya üşenmeyin. daha da olmadı altınıza sidikleyin. efendim? sağlık ihmal gelmez şekerim, benden söylemesi. daha doğrusu benden değil, doktorların uyarısı bu yönde.
ha benim gibi bu konuda inat edenler yok mu? var elbette. olduğu yerde sallananlar mı dersin, takla atanlar mı... götünü açanlar mı... ööhöh. ay pardon göt açmak yok. belki vardır, ama burda yok. en azından ben açmıyorum. siz de açmayın. etek açmaca mı oynuyoruz lan dağılın gidin!!
off ya daha saatin 8.00 i yat uyu kaçak yat uyu.
saat 8.30. bu alarm sesinden nefret ediyorum alarm olduğundan sanırım. hadi kalkayım bari uh tamam işte istediğim gibi. sahurda 1 litre su içersen isterse gelmesin. hadi hazırlanayım artık koşarak idrar tahlili yaptırmaya gidebilirim. bu yüzme yerinin niye bu kadar didikleme testlerini sorgulamadan.
hey dur bi dakika. aman allaım hey bu ne? off olamaz çok kötüyüm. sanırım mesanem patlayacak. hey kaçak saçmalama o noktaya gelmediğini biliyorsun her habere karşı bu kadar da kaptırma kendini.ortaokulda kobra yılanının tuvaletten çıktığını duyunca iki ay kapı açık tuvalete gittiğini hatırlatırım. sonuç ne? aradaki apartmanın 5. katı ile nehir kıyısı farkını unuttun.
hey hadi dayan bak oruç tutmak istiyorsun biraz sonra otobüse atladığın gibi ordasın 15 dakika sonra. hatırlasana ilk deneme çıkmalarında utanıp wc ye gitmediğin zaman ev yolunda bundan daha kötülerini gördün. başarıcaksın. başka şeyler düşün. deniz kıyısındasın. bu durumuma uymadı.
tamam tamam ben iyiyim. allaım giyinemiyorum makyajı saçı boşver giyin! tamam biraz yapsam sorun olmaz.
biri bana şunu nasıl durduracağımı söyleyebilir mi?
olamaz. tamam bir gün tutmadın orucu. geçen sene arada bir tutmuştun şimdi suçluluk niye hissediyorsun?
hadi bakalım artık rahat giyin. en iyisi yürüyerek su içerek geçireyim zamanı. tamam ilk yarım litrem. bir otopark gördüm. tamam bitti. ı ıh birşey yok. tamam ikinci market. bir tane daha al. tamam kuytu bir yer gördüm. off şimdi su diye kusucam. yok mu hala yok mu? of ya.
tamam bu üçüncü market. sanırım kusucam. içmesem hoplasam? ismini sayıklasam? napsam ya? içmek istemiyorum. üçüncü de bitti. of olamaz ağzımdan su geliyor hayır yanlış yer. yanlış yerdesin.
artık zorunlu istenen tahlil için gerekli işlem yapılmıştır.
bu kadar kişisel ve garip yazı herhalde olmaz. ama en iyi bu açıklar herhalde.
uzun otobüs yolculuklarında başınıza gelirse dünyanın en zor anlarından biri olabilir.ilk mola verilecek yer bir türlü yaklaşmaz.kasıklarda çoğalan ağrıyla beraber ecel terleri dökülür.nihayet bi tuvalet bulunduğunda mutlu sona ulaşılır.
