çiçero

entry69 galeri1
    44.
  1. sextus rosciusa yaptığı savunmayla o alanda* * tanınmış filozof, devlet adamı vb. başarılı bir hatipmiş kendileri. ama o savunmayı yapmayaymış iyiymiş.
    0 ...
  2. 43.
  3. "en kötü barış bile savaştan daha iyidir" sözünün sahibi filozof.
    0 ...
  4. 42.
  5. ikinci dünya savaşı yıllarında ankaradaki ingiliz büyük elçiliğinden almanlara bilgi sızdıran, bilgilerin karşılığında aldığı paraların sahte olduğu çok geç farkedilen çiçero kod adı şahsiyet. işten sıyrıldıktan sonra bursaya gelerek çelik palas hotelin inşaatını başlatmıştır, tabi paralar sahte çıkınca inşaat yarım kalıyor adam tabanları yağlıyor falan. atraksiyonlu bir hayatı var, ilgi çekici.
    0 ...
  6. 41.
  7. 40.
  8. kikero diye okuyun sağda sola enteller uyarmasın.
    *
    0 ...
  9. 39.
  10. kekemeliğini yenmek için ağızına çakıl taşları alıp konuşmaya çalıştığı rivayet edilen hatip.
    0 ...
  11. 38.
  12. yaşlılık sorunlarını dört neden ve evrede saptadı. bunları anlattığı kitabı yaşlılık'ı yazdığında 62 yaşındaydı. 1 yıl sonra kafasının kılıçla koparılacağından habersizdi elbette ki.
    0 ...
  13. 37.
  14. 36.
  15. ismi komiktir. tanımayan böyle düşünür.
    0 ...
  16. 35.
  17. "ihanet kadar hızlı bir şey yoktur!"
    0 ...
  18. 34.
  19. --spoiler--
    insana 'kendini bil' denilmesi yalnız gururunu kırmak için değil, değerini de bildirmek içindir.
    --spoiler--
    0 ...
  20. 33.
  21. roma'nın diplomatlarındandır. sezar'a karşı pompey'i desteklemiş lakin sezar pompey'in kellesini aldıktan sonra köşeye sıkışmıştır. keskin zekasıyla işleri idare etsede sezar'ın tiranlığında oda harcanmış, öldürülmüştür.
    0 ...
  22. 32.
  23. "Boş inançlarda, Tanrıya karşı duygusuz bir korku vardır" SÖZÜNÜN SAHiBi.
    1 ...
  24. 31.
  25. " işin saçma tarafı, en saçmasını bile filozofun birinin çoktan söylemiş olması ".
    0 ...
  26. 30.
  27. aşırı adalet, aşırı adaletsizliktir sözünü söyleyen düşünür, aynı zamanda sözleriyle insanı düşündürendir.
    0 ...
  28. 29.
  29. "Hayatta herkes yanlışlık yapar, ne var ki ahmaklar yanlışlıklarında ısrar eder" sözünün sahibi.
    2 ...
  30. 28.
  31. helenistik çağın ünlü romalı filozofu. stoacı felsefe okulu içinde anılır ve erken dönem stoacıların yapıtlarının günümüze ulaşmasında yazdığı şerhlerin büyük önemi vardır.
    2 ...
  32. 27.
  33. yılmaz özdil'in (25.12.2009) hürriyet gazetesi'ndeki köşe yazısı. (çok ilginç bilgiler.)

    ilyas...

    Asıl adı, Elyesa'ydı.

    Kosova doğumlu.

    Arnavut.

    Türk vatandaşı.

    *

    Sene, 1943.

    Dünya savaşıyor.

    Yer, Ankara.

    *

    Çankaya Köşkü'ne komşu ingiliz Büyükelçiliği'nde uşak olarak işe başladı ilyas... Büyükelçi Sir Hugessen'a banyoda sırtını keseleyecek kadar yakındı. Ama aslında, nefret ediyordu ingilizlerden; babasının ölümünden sorumlu tutuyordu onları... Bi gün, Almanya Büyükelçiliği Müsteşarı Jenke'nin kapısını çaldı, "Özel ve gizli bilgilere ulaşabiliyorum, isterseniz satarım, fotoğraf çekerim, rulo başına 20 bin sterlin alırım" dedi. Müsteşar, konuyu Büyükelçi Von Papen'e açtı, Papen vaziyeti Berlin'e bildirdi, 29 Ekim 1943 gecesi, Cumhuriyet Bayramı törenlerinden dönüşünde, Berlin'in cevabı gelmişti: "Deneyin..."

    *

    Trafik başladı. ilyas ötüyor, parayı alıyordu. Doğru mu söylüyor, yalan mı, henüz belli değildi. Ocak 1944'te, "Sofya bombalanacak" dedi, "Hadi canım" dediler, Sofya bombalandı! ilyas kendini kanıtlamıştı... Güzel güzel konuştuğu için "Çiçero" kod adını verdiler ona.

    *

    O günlerde; Ankara'daki Alman Büyükelçiliği'nde Nele isimli bir kız çalışıyordu; sekreter... Babası Almanya'nın Sofya Konsolosu&'ydu. Savaş öncesinde liseyi ABD'de okuyan Nele, Nazilerden nefret ediyordu. ABD'de yaşamak istiyordu ama, Alman olduğu için imkânsızdı. Bir gün dişi iltihaplandı, hayatı değişti... Dişçi, Yahudi bir Alman'dı, laf lafı açtı, "istersen, seni Amerikalılarla tanıştırırım" dedi. Amerikalılar, 'Alman Büyükelçiliği'nde çalışan Amerikan sempatizanı sekreter'in üstüne atlamıştı doğal olarak... Buluştular.

    *

    'Rastgele' diye atılan olta, büyük bir balık yakalamıştı...

    Çok büyük bir balık.

    *

    Çünkü, daha ilk randevuda şunları anlattı sekreter: "Sizden bir söz istiyorum, vereceğim bilgi işinize yararsa, lütfen bana sığınma hakkı verin... ingiliz Büyükelçiliği'nde bizimkilerin Çiçero dediği biri çalışıyor. Çiçero aradığında bizim elçilikte büyük hareketlilik oluyor, düşük rütbeli görevliler, sekreterler filan dışarı çıkarılıyor. Nazilerin
    kulağı bu Çiçero."

    *

    Amerikalılar, derhal ingilizleri uyandırdı, tüm personel tek tek sorgulanıyordu. Çiçero enseleneceğini anlamıştı. Almanlara sığındı, istanbul üzerinden Almanya'ya kaçırıldı.

    *

    Tabii Naziler de uyanmıştı... Çiçero'yu kim ispiyonladı? Sorgu başlayınca, sekreter kız, Amerikalılara yalvardı: "Hayatım tehlikede..." Amerikalılar sözünü tutacaktı. Ancak, ciddi bir sorun vardı. Türkiye tarafsız ülkeydi. Köstebeğin ABD Büyükelçiliği'ne sığınması olacak iş değildi... Sekreter gizli bir eve yerleştirildi, bir hafta saklandı, sarı saçları siyaha boyandı. Naziler fıldır fıldır takipteydi, istanbul'a götürülmesi çok riskliydi. Karayoluyla izmir'e götürdüler, gemiyle Kıbrıs'a
    geçip Mısır'a, savaş bittikten sonra ABD'ye...

    *

    ilyas, Münih'e yerleşti. Hayatının garantide olduğunu düşünüyordu. Ancak, Almanların kendisine ödediği 300 bin sterlinin, ingiliz ekonomisini batırmak için bastıkları sahte paralar olduğu anlaşıldı. Kazığı yemişti... Yalvar yakar, bir emekli maaşı bağlandı. Gece bekçiliği yapmaya başladı, 1970'te sefalet içinde öldü.

    *

    Hayatı film oldu ilyas'ın, Hollywood'da... Anılarını "I Was Cicero, Ben Çiçero'ydum" başlığıyla kaleme alıp, Stern Dergisi'ne satmıştı. Yönetmen Joseph Mankiewicz, bu anıları
    '5 Fingers, 5 Parmak' ismiyle sinemaya uyarladı, 1952'de... ilyas rolünü, o dönemin efsane aktörü James Mason oynadı. ilyas'ın hayatı, biri yönetmen, iki Oscar aldı.

    *

    Sekreter Nele ise, savaştan sonra kimliği değiştirilerek, California'ya yerleştirildi. Garsonluk yaptığı, evlendiği, bir çocuğu olduğu iddia edildi. Sonrası bilinmiyor.

    *

    Demem o ki...

    Ankara böyle bi yer.

    *

    istihbaratçıların savaş alanı.

    *

    Ve, şurası kabak gibi belli oldu ki, suikastçı diye yakalanan albayla binbaşı, Genelkurmay içindeki Çiçero'nun peşinde...

    O halde ne yapmak lazım?

    Ne yapıp edip, albayla binbaşıyı açığa çıkarmak lazım ki, Çiçero araziye uysun.

    *

    izleyelim bakalım, gazete manşetlerinden yazılan senaryoların Oscar'ını kim alacak...

    http://www.hurriyet.com.t.../13302634.asp?yazarid=249
    4 ...
  34. 26.
  35. "yokluğunu duymadığın şeyin üzüntüsünü de duymazsın."

    nasıl bir sözdür bu be...
    0 ...
  36. 25.
  37. "bir ulus kendi içindeki aptallarla ve hatta muhterislerle baş edebilir.fakat içindeki hain ve satılmışlarla yaşaması imkansızdır. sınırlarını zorlayan düşman bile silahlarını açıkça taşıdığı için daha az tehlikelidir.
    fakat bi hain hain gibi gözükmez. kurbanlarıyla aynı aksanda konuşur, onların çehresine bürünür ve onların argümanlarını kullanarak politik yapısına nüfuz eder, bütün kapılardan serbestçe geçer, sesi en üst düzey kadroların olduğu yerlerden duyulur, ulusun ruhunu çürütür,politik yapıya nufüz ederk ulusun yaşama gücünü elinden alır.
    inanın bir katilden daha az korkarım."

    gibi bir düşünceyi yüzyıllar öncesinde dile getirebilmiş, hatip-düşünür.
    1 ...
  38. 24.
  39. --spoiler--

    dostluktan saygıyı kaldıran onun en büyük süsünü kaldırmış olur.

    --spoiler--
    1 ...
  40. 23.
  41. "yarınlar yorgun ve bezgin kimselere değil, rahatını terk edebilen gayretli insanlara aittir." Güzel söz ama...
    1 ...
  42. 22.
  43. paylaşılan sevinç iki katına çıkar, paylaşılan dert ise yarıya iner sözünü söyleyen latin * düşünür.
    1 ...
  44. 21.
  45. 'mea mihi conscientia pluris est quam omnium sermo' * deyip bir kez daha takdirimi kazanmış kadim rahmetli.
    0 ...
  46. 20.
  47. aynı zamanda tarihin ilk çevirmenlerinden biridir.
    0 ...
© 2025 uludağ sözlük