çiçek dürbünü benzetisi iyimserce

entry1 galeri0
    ?.
  1. bir nilgün marmara şiiri:

    yerleşik yabancılığın acısı
    öz düşmanları kendilerinin sevgisiz bilisiz
    ve acımasız kabukluların zincirlediği
    kara tamlama.
    bir neden yabancıya?
    bir neden yerleşiğe?
    bir neden yerleşik yabancıya?
    susturduklarından sonsuzun dilini,
    dışıyla gerçeğin çizgisini kalın koca leş
    doğrusuyla belirleme.

    bakıldığında göz değirmisinden bir çiçek dürbünün
    değil midir renklenme olasılıkları tabanında
    görülen parçacıkların
    yoksamak kurutan kısır umutları, geleneksel
    tanrıları,sürülerin çorak gerçekliğini
    ve kanatlanarak yaşamak kendi dağılımında...

    kaydır hafifçe elini sağa ve bak
    elin hafifçe sağa kaymıştır
    (bir gül bir güldür bir güldür bir gül)
    görünür ayrımı şimdi yenilenen renk konumunun.

    yürü dört adım, dört kez çevir sevgili kırmızı
    nesneyi (kırmızıydı ilk ve tek olan)
    bak görülene tutkuyla bak
    dört ayrı kez dört ayrı çümbüş...

    sarıl, benzerlerine dokun...
    bir bilinmeyen nicelikte duyumlarının sevinci,
    benzeş özdeşliklerine küçük, renkli bölünmüşlüklerin,
    ne hoş, ne düzenli, ne dağınık, ne düşlenmez
    yer değişimlerini!
    dizelerini sırala kendince kendiliğinden,
    oyuncağını yuvarla ve yaklaştır bakışını,
    uygun değil mi sözcüklerine kırıkların gözalan
    dizilişi kendince kendiliğinden?

    sorma! ya bir gölge oluşmaz mı hiç,
    hep ışık var mı oluyor camdan yüreğine
    akan duru, düzensiz kararlılık için?
    korkarak kırılmasından saydam nesnelerin
    parçacıkların yitiminden, kapılmasından
    ötelerin el koyucu rüzgarın yetkesine,
    başka coğrafyalara doğru.

    kov kara duygulu olasılığı bilincinin
    gücüyle
    biçimleri kesikler yaratmadan tininde-
    yeni çiçek dürbünleri bul ertesinde düş kırıklığının
    gizlenmişlerse senden, kur öz yaratısını
    saflığının.

    geldiğince yüreğinden geçtiğince
    yapıla benzerini,
    daha yetkin oluşlar özgül ayrımlar
    bekler seni uğraşında,
    şaşarsın dantel yüreğine
    ince yeteneğine.

    bekleme bir anı gelsin kurtuluşun
    parlak renklerden ve
    karanlık soyutta haz kırıntılarını
    düşlemenin, sokak bilincine göre
    erince kavuşmanın.
    o çocuksuluğun ayırdında olamayan
    ve direnmeye karşın etkilerini
    zorbalıkla yayan kurnazlarca
    huniler ve sinsilikle
    içirilen beklentiler...

    tüm hücrelerinle kus cellat yargıları!
    seslen sonra övünçle bir gelecek insanlığına
    oynadığın eşsiz mikalarla!
    0 ...
© 2025 uludağ sözlük