çok bilinen hikayesi aslında ölmüşüm yükseldiğimi hissettim veya ak sakallı bir dede yahut melek yüzlü biri elimden tutup beni ışığa doğru götürmüştü sonra uyanmışım şeklindedir.flatliners filmi başlığı altına alınmama sebebi bu durumun özellilkle vatandaşlarımız arasında gayet doğal olarak ben öbür dünaya gittim geldim şeklinde anlatılmasıdır. ayrıca bir hastane yoğun bakım odasında doktor kontrolunde birini birkaç saniye oksijensiz bırakmaya gerek yoktur bizim ülkemizde. samimi komşu kapısı ziyaretleri gibi gider geliriz biz çizgi ötesine. eğer hollywood yapımcıları bizdeki bu mistik paranoya sahiplerini dinleseler ve prodüksiyona alsalar teknik açıdan ne kadar yetersiz olduklarını farkederler.
doğduğumuz andan itibaren zaten sınırlarımız çizilmiştir. gerçek insanın yaşama amacı onun ötesine geçebilmektir. bir sınırımız olacaksa da en azından kendimiz çizebilmeliyiz.
şöyleki : "sayın yolcularımız, can güvenliğiniz için tren gelirken lütfen çizginin gerisinde bekleyin. anlayışınız için teşekkür ederiz. *dear passenger, wait behind the line when train coming for your safety. thank you for your understanding"