tarihte buyuk katliama ugramis topluluklardandir, otekilestirilmislerdir. hatta acilarini unutmak icin asiri dans ettikleri ve bunu kulturlestirdikleri biliniyor. klarnet, keman calmada ve dansta cok yeteneklidirler. detaya inersek aile kavramlari cok farklidir. komsu akraba birlikte yasarlar, topluca tasinirlar. evler dipdibedir. yasamin getirdigi stressten cok urerler. kiz cocuklarini kucuk yasta evlendirirler, 2 gozlu bi evde 15 kisi yasayabilirler. okuma-yazma oranlari cok dusuk oldugu icin kamuda da goremeyiz. ıyi para kazanamadiklari icin hirsizligi ve kufretmeyi geneli ozumsemistir. yokluktan kaynakli bakimsiz yasarlar. ve devlet romenlere belli ucrette destek veriyor. aralarinda unlu cikanlarin cogu sanki hic romenlerle birlikte yasamamis gibi yoluna bakar. kara bir lekeymis gibi davranir, irtibatini keser.
Çocukken bizim mahallede sayıları oldukça fazlaydı. Kızlarıyla sokakta oynardık. Bisikletimi ödünç vermiştim hatta. Annem azarlamıştı bisikleti çaldırdım diye ama korktuğu gibi olmadı kapımızın önüne bırakıp teşekkür etmişti.
Lisemiz çingene mahallesindeydi. Hatta okul servisini bile taşladıkları olmuştu. Geceleyin okulun atölyesine girip malzeme araklıyorlardı. Bir keresinde de Atatürk büstünü alıp götürmüşlerdi gazeteye bile çıkmıştı haberi swh.
Çingenelerin yersiz ve yurtsuzlukları ile ilgili çok sevdiğim bir hikaye var.
Tanrı dünyayı ve insanları yaratıyor. Tabi bir dünya yetmiş yedi çeşit millet var. Diyorki yarın gelin, dünya üzerindeki yerleri pay edicem. Diğer gün, sırası gelen millet yerini alıp çekip gidiyor. Çingeneler en sona kalıyorlar tabi. Çingene ya bunlar çalıp söylemekten geç kalıyorlar paylaşıma. Kendilerine yer kalmadığını öğrenince çok üzülüyorlar. Ee tanrı bu ya, yine de boş göndermek istemiyor kullarını. Diyorki, dünya üzerinde kendim için ayırdığım bir yer var. Orası sizindir. Ama geç kaldığınız için yerini söylemeyeceğim, siz bulacaksınız. O günden sonra çingeneler durmadan dolaşıyor ve dünya üzerindeki cenneti arıyorlar.
yazları dere kenarlarında fazlaca bulunurlar. genelde obada toplu olarak yaşarlar. mutlaka atları ve at arabaları vardır. genellikle cümbüşü severler. darbuka, gırnata, klarnet böyle bir hayat...
Roman vatandaşı demek daha doğrudur. Mükemmel insanlar var aralarında, eğlenceli tiplerdir. Hayat bakış açıları tasavvuf la örtüşür. Günü kurtar yeter. Uzun yıllar aralarında yasadım bir defasında suna sahit oldum, kızı istemeye gelen 5. Kişiye de babası vermeyince kız isyanlarda ve mahallede şöyle bağırır: ona vermez buna vermez keeendi s. ikecek beni.
Şunu da hatırladım 2 çingene kadın kavga ediyordu bizde çekirdek çıkıyoruz kenarda. Ablalardan biri diğerine seni beni kocam s.ksin dedi diğer ablada s.ksin s.iksin s.ksinde aa.cık görsün dedi. Ben şok Ben iptal duvardan düştüm duyunca.
Evlerinin önündeki asfalta düzenli ateş yakan tek ırk sanırım.
Tuşlu telefon hattıyla torbacılık yaptıkları da doğrudur, bisiklet çaldıkları da...
Düğünleri de mahallede olur.
Ne para verecek salona.
Avlularında oynak bir hava, darbuka ritmi ve basmalı fistanlar olan, hindistan karaçi kenti'nden dünya'ya yayılan, kozmopolit kültürler arasında varlıklarını koruyan millet.
"72 buçuk millet" hadsizliğinin buçuğu olarak görülür ve buçuk değil bir'ler, rakamla 1'ler = 73.
Dünya'nın yetimleridirler.
Dünya siyaset sahnesinde etkin bir güce sahip olmadıklarından, kendilerine yapılan kıyım ne bir özür ne de bir tazminat talebi olarak karşılık bulmamıştır. Hitler, sözgelimi 20 yahudi öldürmüş ise 80 çingene katletmiştir. Yahudi lobileri sayesinde bugün yahudiler almanya'dan tazminat almakta ve kendilerine yapılan geçmişe yönelik hertürlü hak ihlallerini dava konusu edebilirler. Bunun yanında yüzlerce sinema filmiyle acıklı tarihlerini dünyaya duyurdular. Çingenelerin kör talihi ise yahudilerin aksine kör bir kuyuya düştü.
Dünya siyasetinde sadece pakistan'da iktidara gelmiş ve sonradan suikast sonucu öldürülen bir çingene vardır, o da benazir butto.