müstakil evin küçük bahçesinde yetişen her sabah kalktığında koşarak bahçeye çıkıp koparılan çilekten gelen kokudur. annenin '' yeme hepsini getir biriktir buraya reçel yapacağım sana bunlardan.'' sesini işittiğiniz sırada burundaki koku reseptörleri ile algılanarak beyne giden ve orada 'çilek' olarak tanımlanan harika kokudur. türk kahvesine de çok yakışan kokudur.
hele bi de dağ çileğiyse, kendinden geçiren kokudur.
hormonsuzu da manav salih'ten yılın herhangi bi günü gayet kolay temin edilebilir. tabi kışın kilosu 18 ytl, o başlı başına başka bi başlık konusu. öeeh..
erotizmle ilişkilendirilen meyvenin, yine erotizmle bağdaştırılan kokusudur.
hormonsuzu makbuldür.
hormonsuzunu en son gören ademoğlu kimdir acep?
aydınlanma sonrası edit:
--spoiler--
iç ve dış piyasalarda büyük gelişmeler beklenen bir dönemde çilek meyvesi büyük bir hormon iftirası ile karşılaşmıştır. 1986 yılında yurt dışından ithal edilen fidelerin hiçbir hormon uygulaması yapılmadan çok iri meyveler verdiği görülmüştür. Bu irilikte çileklere alışık olmayan tüketicilerin
meyvelere önyargı ile yaklaşmaları üzerine aynı yıl sadece deneme amacıyla küçük bir parselde hormon uygulaması yapılmış ve netice çok şaşırtıcı olmuştur.
--spoiler--
