milyonlarcasının suyun bile tadını bilmeden ölüp gittiği bir dünyada birşey kaybetmeyen çocuktur.
diyoruz ki dünya kupası denen sikik sokuk organiszayonlara, olimpiyatlara yarrağa küreğe milyarlarca dolar para harcayacağınıza, şu afrikaya bağış yapın, tüm bu organizasyonlar bir kereye mahsus iptal edilsin, buralara harcanacak paralar afrikaya yatırım olarak gönderilsin, suya kavuşsunlar, susuz tarım için kullanılsın, olmadı hastanedir, pastanedir zart zurt için kullanılsın... bunu söyleyince küfür yiyoruz üstüne. anasını sikeyim o olimpiyatın da, dünya kupasının da.
cahil, gerizekalı, mal anne babanın gariban çocuğu olmaktır. adam akıllı bakamayacaksan ne diye dünyaya getirip hayatı zindan edersin çocuğa diye sorulabilecek anne babanın çocuğudur.
afrikada olma ihtimali çok yüksek; çünkü dünyada yaklaşık 10 milyon çocuk açlıktan beş yaşına gelmeden hayatını kaybetmekte, bu ölümlerin yarısı afrika kıtasında gerçekleşmektedir. yani daha ekmek bulamazken çikolata yeterince lüxdür ve yeme ihtimalleride çok uzak.
lise yıllarımızda okuldan bir kaç arkadaş ve hocalarımızla beraber elimize bir kaç çeşit tatlı ve kola alarak çocuk esirgeme kurumuna gittiğimizde yaşadığımız durumun benzeridir. 6-7 yaşlarında tatlı bir çocuk arkadaşımın yanına gelip bardağa doldurulan kolayı içtikten sonra "abla bunun adı ne, çok güzelmiş" dedi. zaten surat ifadelerimizi anlatmaya gerek yok...
annesinin *buyuyunce nasilsa gereginden fazla yiyecek diye dusunup, simdi bari biraz saglikli beslensin dusunmesi sonucunda birakin cikolatayi tatlinin t sini tatmamis cocuktur. 2 yasindadir ve dunyanin en guzel tadindan bi haberdir ne yazik.