kültürü, yerel kıyafetleri, dansları ve yaşam biçimleriyle hemen hemen herkeste ilgi ve hayranlık uyandıran topluluk. sürgün ve ölüm tarihlerinin büyük bir kısmını işgal eder.
Kafkasya dan 1864 yılının 21 Mayısında sürgün edilmiş soykırıma uğramış halktır.
Dedelerimizin anlattıkları hala kulaklarımızda.
Çok büyük acılar var...
Dünyadaki kötülüklerden çok çekmiş, her ölüm türünün üzerlerinde denendiği mağdur ve mazlum halktır. Savaşın yüceltilecek bir yanının bulunmadığı kanaatinde olmakla beraber, Yukarıda bir takım yazarların iddia ettiğinin aksine savaşçı bir halktır.
Çerkesler, Adığeler, Adıgeler, Adigeler (Adigece: aдыгэхэр Adıġeḫer), Kuzey Kafkasya’ da, tarihi Çerkesya' da (Çerkezistan), bugün ise Rusya Federasyonu' na bağlı Adıgey, Karaçay-Çerkes ve Kabardey- Balkar cumhuriyetleri ile Krasnodar Krayı ve Stavropol Krayı'nda Kuzeybatı Kafkas dillerinin Adığe- Abhaz grubundan Çerkesçeyi konuşan yerliler ile Çerkes Sürgünü' nde Çarlık Rusyası döneminde Kafkasya' dan Osmanlı imparatorluğu topraklarına sürülen ve bugün Türkiye, Ürdün, Suriye ve Filistin gibi ülkelerde yaşayan Kuzey Kafkas halkı. Batı Çerkesleri ve Doğu Çerkesleri olmak üzere iki ana kola ayrılan Çerkesler bir düzine ana boydan oluşurlar. Abaza ve Abhazlarla akrabadırlar. Çerkesler 16. - 17. yüzyıllardan itibaren Osmanlı Türkleri ve Kırım Tatarları aracılığıyla görece geç Müslüman olan bir toplumdur. Kafkasya’da Kuzey Osetya’nın Mozdok bölgesinde yaşayan 3 bin kişilik bir Hıristiyan Kabardey topluluk dışında Çerkeslerin tamamı Sünni Hanefi Müslümandır. Çerkes boyları üzerine en eski ve en geniş bilgiyi 1667 yılında Evliya Çelebi vermiştir. Dünyada en büyük Çerkes nüfusu Kafkasya'da değil Türkiye'de bulunmaktadır. Rusya imparatorluğu ile Çerkesler ve Kafkasya imamlığı arasında Rusların Kafkas Savaşı, Çerkeslerin ise Rus-Kafkas Savaşı (1817–1864) ya da Rus-Çerkes Savaşı (1763–1864) dedikleri savaşlardan sonra Ruslara geçen Çerkes topraklarında yaşayanların büyük bölümü Osmanlı topraklarına tehcir ettirilmiştir. Çerkes Sürgünü ya da Çerkes Soykırımı adı verilen bu olaylar 20 Mayıs 2011 tarihinde Gürcistan parlamentosu tarafından soykırım olarak tanınmıştır. (Kaynak: Wikipedia)
anne tarafı uzunyeyle kaberdey(kadının toplumdaki yerine istinaden ilk önce belirtmek önemlidir), baba tarafı ubıh olan bir adige olarak bizlerden çok az da olsa nefret eden bir kesim varsa nedenlerinden biri de bizden adige pşase alamamalarından kaynaklanır. Gerçek bir adige dışarıya kız vermez, kız almaz. yine aynı kesim, hiç anlamamalarına rağmen zexes kavramına utanmadan dil uzatabilmektedir. (kedi uzanamadığı ciğere mundar dermiş)
dil konusuna gelecek olursak, elbette ki her toplum gibi bizde kendi dilimizi konuşmak isteriz. bunun anadilde eğitim talebiyle alakası yoktur çünkü derneklerde bu eğitim verilmektedir. aynı zaman da seçmeli ders olarak da okullarda tercih edilebilmektedir.
bizim meselemiz yıllardır içimizde yara olan büyük zorunlu göç ve soykırımı dünyanın tanımasıdır. elbette ki ülke siyaseti gereği resmi olarak tanınmaması dünya siyaseti ile alakalıdır. en azından adige olmayanların acımızı anlamalarını ve saygı duymalarını bekleriz.
işte bu yüzden adigeler için hiçbir ülke siyaseti öncelik teşkil etmemelidir. kısacası "çerkesler demirtaşı destekliyor" ifadesi kadar yapay ve saçma bi ifade yoktur. kişisel tercihler, milletlerin kararı değildir.
dedem, anneannem ve babaannem tarafından bana geçendir, gurur duyarım. Lakin orada burada ben çerkes'im kiril alfabesi isterim diye bağırmam. Bilmem de zaten.
edit : imla
sorsan her haltı bilir herşeyi becerir ondan üstünü yok.ama iş icraate gelince altına yapar.en azından benim tanıdıklarım. %12.5lik kısmım ve kesinlikle gurur duymadığım.
Klasik bir kafkas türkü olarak sevdiğim bir azınlık olmasına karşın, büyük akrabalarımın: "bir çerkes kızıyla asla evlenme."öğüdüne sahne olan etnik grup. bu öğüt nedendir pek anlamam.zaten evliliğe karşıyımda.
twitterda takip ettiğim denef huvaj'ın * Canlar Ülkesi adında eylül ayında Abhazya'da çekeceği belgesel için bir site gördüm, şahsım adına ilk iş bağış yapmak oldu. çektiği çok güzel fotoğraflar var kendisinin. böyle girişimci bireylere destek verilmeli bence. kültürüne uzak olduğum ama her fırsatta bilgi edinmeye çalıştığım çerkesler için ben de bir iki satır karalamak istedim efendiler, teşekkürler.