çam fıstığı, soslu mısır gibi çok sevilen, çoğu kişiye göre tadı leblebiden çok daha güzel olan çerezlerin bulunduğu tabakta durmadan kenara itilen beyaz leblebidir. diğer çerezlere ulaşmak isteyen bünye tarafından hep dışlanır. hep boynu bükük bir şekilde tabağın kenarında... durmaz işte durmaz bir kenara çekilip. tabağın her yerine sürüler halinde dağılarak soslu mısıra ulaşma şansınızı biraz daha düşürür, işinizi zorlaştırır. insanın asabını bozar. zaten kuruyemişçiler de en çok bu leblebiden koyar, gıcık eder insanı.
Saygı duyduğumuz bir büyüktür.
Ben önce beyaz leblebileri yerim yalnız.
Çerez tabağından ilk eksilendir. Sonra fındık, fıstık, badem falan. Beyaz leblebi vasıtasıyla fakirliğin tanımını da yapmış bulundum.
hafiften götü andıran minik bir şey. üzerindeki ince beyaz kabuğun bir kısmı soyulmuş, tabakta ters dönmüş. taş gibi de sert bi' şey. belli. yense, ağızdaki tadı sikip atacak.
dile gelse neler diyecek diye merak edilen leblebidir. efenim çerez tabağına bi karışık doldurursun, en güzel çerezleri yersin, bitirirsin, zavallım beyaz leblebi kalır öyle. zorlarsın kendini ama yiyemezsin, baktın olmuyor alırsın eline sağa sola milletin kafasına atmaya başlarsın, şimdi nasıl üzülmez bi lebleli buna?
eve gelen gereksiz, pek sevilmeyen kişilere verileninde çok sayıda bulunandır. ne kadar itilip kakılsalar da tabakta bir süre sonra onun galibiyeti kabul edilir ve farkına varılamasa da yenilir.
