ne türklere mogollardan geçmiştir, ne de mogollardan türklere. çekik, kısık yahut badem göz şekli yerli amerika, orta asya ve uzak doğu halklarının karakteristik özelliğidir. ayrıca çeşitli afrika, slav ve iskandinav halklarında da görülebilir. nemsiz hava, kavurucu güneş, kar ve kuru soğuğun genlere etkisi sonucu olması ihtimali yüksek.
ülkemizde tatar ve kırgız asıllı olan bireylerde görülebilecek durumdur.
ayrıca: türklerde çekik gözlü olma moğolların etkisi değildir. ama tersi söylenebilinir. çünkü türklerin ataları tarih sayfalarında moğollardan önce yer almıştır. bu belki kesin bir kanıt değil ama tarihin işleyişi böyledir.
güzel ülkemin bazı şehirlerinde ( manisa, eskişehir) yaşayan göçmen vatandaşlardır. bütün ömürleri boyunca japon musun sen sorusuna ve esprilerine maruz kalır.
Eğer; yukarıya doğru çekik ise koreli, aşağıya doğru çekik ise çinli, yana doğru çekik ise; japon bir insana ait göz kapağıdır. Bilinenin aksine, Bazı türki cumhuriyetlerde yaşayan soydaşlarımızın gözleri çekik değil; bademdir.
(bkz: badem göz)
göz kapaklarının, göz üzerine fazla inmesi sebebiyle; gözlerin çekik sanılması durumudur. çekik gözlü insanların göz kapakları daha fazla iniktir sadece. "e taam mna koyim o yüzden çekik diyoz?" diyeceksiniz, ben de susacağım.
Yalnız çinlilerin değil, Orta ve Güneydoğu Asya'da yaşayanların, japonların hatta Eskimoların da gözleri çekiktir. Aslında göz yapısı bütün dünyada aynıdır. Farkı yaratan göz kapaklarıdır. Çekik gözlü diye nitelendirilen ırklarda gözün üzerindeki göz kapağının ikinci kıvrımı, gözün üstüne daha çok inmiştir. Bazı teorilere göre bu kıvrım insanların gözlerini yoğun kar tabakasının, göz kamaştıran ışığından korumak için bir çeşit kar gözlüğü gibi gelişmiştir. Çinde ve öteki bölgelerde her ne kadar yoğun kar yağmıyorsa da onların atalarının buzul çağında kuzeyde yaşadıkları daha sonra güneye indikleri kanıtlanmıştır. Yalnız gözleri değil, burunları da rüzgara karşı korunmak için küçülmüş, burun delikleri soğuğu engellemek için daralmıştır. Ciltleri de koruma amaçlı olarak yağlıdır. Göz kapakları da yağlıdır. Gözü ve iç tabakalarını kara ve buza karşı korur. Yani çekik gözlü değil, düşük göz kapaklı, demek daha doğrudur.
elimizin işaret parmağı ile kendi kendimize de yapabileceğimiz göz çeşidi.
söylentiye göre eski çağlarda uzakdoğu aşırı soğuk kışları ile bilinirmiş ve soğuktan rüzgardan gözlerini kısarak hayatlarını geçiren uzakdoğulu kardeşlerimizin gözleri kalıtsal olarak o zamanın iklim şartları sebebiyle çekikleşmeye başlamış ve bu zamana kadar gelmiş. (bkz: yok devenin nalı)
benim pek inanasım gelmedi ama inanmak isteyenler inansın.
