çağrı filmindeki hatalar

entry5 galeri0
    1.
  1. the message, türkçe adıyla çağrı 1977 yılında mustafa akkad tarafından çekilen ve islamiyetin doğuşunu anlatan filmdir. fakat film tarihsel ve terminolojik açıdan hatalar içermektedir.

    tanım: ehl-i sünnet inancına göre insanı dinden çıkartabilecek hatalardır.

    -filmin ingilizce orjinalinde "allah" kelimesi geçmemektedir. sürekli "god" denilmektedir. allah özel isminin yerine tanrı isminin kullanılması yanlıştır. allah bir özel isimdir.

    -filmde ebu süfyan, karısı hind ve vahşi çok yanlış ve yanlış anlatılmıştır. iki karşıt tarafın hikayesinin anlatılması uğruna daha sonra sahabe olacak ebu süfyan, hind ve vahşi filmin yapımcıları tarafından kurban seçilmiş, el-ezher üniversitesi de bu hatayı onaylayarak garip bir karar imza atmıştır.
    ismi geçen üç kişi müslüman, sahabe ve peygamberin kayınvalidesi ve kayınbabası olmuşlardır. çağrı filminde bu olaydan bahsedilmez. filmi izleyip de bu üçünü sevmek mümkün değildir. oysa ebu süfyan 90 yaşını aşkın yaşayarak bir çok fetihlerde bulunmuş; hind evindeki bütün putları kırmış, peygambere 2 kuzu hediye etmiş ve karşılığında aldığı dua ile kuzularının bereketi artmış, Yermük savaşına katılmıştır. kızları habibe'yi peygamberle nikahlayarak, peygamberle akraba olup cenneti de garantilemişlerdir. ayrıca ehl-i sünnet inancına göre sahabelere kötü söz söylemek haramdır. hatta insanı dinden çıkartır.
    vahşi ise müslüman olduktan sonra hamza'Yı öldürdüğü mızrak ile müseyleme ismindeki bir diğer peygamberlik iddiasındaki kişiyi öldürmüştür. ayrıca o da sahabedir.
    bütün bu bilgiler ışığında ebu süfyan, hind ve vahşi'nin filmde kötü anlatılması daha sonradan müslüman olmalarının üzerinde o kadar durulmaması, sanki hayatları boyunca müşrik yaşayıp ölmüşler gibi filmi izleyen ve olaylardan habersiz olan müslümanların aklında kötü yer edinmelerine neden olmak ehli sünnet inancına aykırıdır. islamiyet geçmişte yaşananları unutma ve affetme değerlerine sahip bir dindir.

    http://www.dinimizislam.com/detay.asp?aid=1631

    -şii bakış açısı ile çekilen filmde ebu bekir, ömer ve osman'dan bahsedilmezken ali yiğit bir savaşçı ve yüzü gösterilemeyecek kadar kutsal olarak tasvir edilir.

    bu hatalar ile çağrı filmi islamı çok yanlış ve yanlı bir şekilde anlatmakta ve ehli sünnet alimleri tarafından uygun görülmemektedir.
    2 ...
  2. 2.
  3. her ramazan ayında, defalarca yayınlanması. sonrası aşk-ı memnu, adını feriha koydum falan.

    bana göre budur.
    1 ...
  4. 3.
  5. ebu süfyan, hind ve vahşi bedir ve uhut savaşlarından önce sahabeler arasına katılmış iseler kabul edilebilir yanlışlardır..
    mamafih film de mekkenin fethinden sonra hadise bitiyor.

    yukarıda ki üçlü bu tarihten sonra yola geldiyse gerçekte.

    hata bunun neresinde? diye sormak gerekir.

    ayrıca bir film ile dinden çıkmak nedir? yahu.
    0 ...
  6. 4.
  7. her gördüğümüze duyduğumuza inanmamamız gerektiğinin bir göstergesidir. arkasından 'insan okuyup öğrenmelidir, yine de hepsine güvenmemelidir, tartıp akıl süzgecinden geçirip, kalpten öyle inanmalıdır.' dedirtir.
    0 ...
  8. 5.
  9. yobazların saldırmadığı tek film olan çağrı'da buldukları sözde hatalardır. adamların mantığı şu; mesela vahşi sonradan müslüman olan biri. o halde filmde iyi gösterilmesi gerekir. haşa(!) kötü gösterilir ve biz izlersek dinden çıkarız. bak sen şu işe. zaten hz. hamza'ya çiçek atayım derken yanlışlıkla mızrak atmıştır di mi vahşi. hayır bayağı şehit etmiştir. amacı da öldürmektir. ve film o döneme yani vahşi'nin müslüman olmadan önceki dönemine rastlıyosa vahşi'yi sevgi pıtırcığı olarak göstermesi saçma olur di mi yobaz kardeşim. ha sonra müslüman olmuştur, iyi de yapmıştır ama bu filmin gerçekçiliğini etkilemez.

    edit: ne bekliyodu acaba? vahşi'nin mızrağı atarken "kusura bakma seni öldürmek zorundayım ama ben çok iyi biriyim sonrada müslüman olucam zaten" demesini mi?
    1 ...
© 2025 uludağ sözlük