Az önce çağla yedim sözlük. Ekşi kekre ve eski bir tat. Çocukluğuma ne kadar da yaklaştım. Dalınması yasak çün yakalasa vuracak adamların kadınların kaysı ağaçlarında çağlalarla ceplerimizi şişirerek baharı karşılamak gibi huylarımız vardı. Sonra arkadaşlarımız, Yırtılan elbiselerimiz, Ağaçlardaki böceklerden tiksinmemiz, çaldığımız çağlaları ortakça paylaşmamız.. Ey sözlük ahalisi. Çağlayı seviniz. Ve Mümkünse manavdan almak yerine şirret birisin bahçesinden ceplerinizi dolduracak kadar alınız.
bu markanın truffino isimli bir ürünü var. hindistan cevizli, içinden soyulmuş badem çıkıyor. raffaello bulamıyorsanız ya da pahalı geliyorsa rahatlıkla yerine ikame edilebilecek bir ürün. kilosu 16 tl. evet kilo işi alıyorum.
dahası ise lise yıllarında ergence bir muhhabetin nedenidir;
--spoiler--
(akdeniz bölgesinde kıyılarda yaşamakta olan ergen liselimiz çağla toplamak için arkadaşlarıyla ağaç ağaç dolaşmaktadır)
-oğlum şu ağaç çok iyi lan baya kalabalık duruyor
+harbi lan dur bir tırmanayım
-ağaç biraz zayıf duruyor ama dikkat et.
+(aradan 1 kaç dakika geçer ve ağacın başına çıkılmıştır, yavaştan tırtıklanmaya başlamıştır çağlalar ) birşey olmaz oğlum benim ölümüm ya boğazımdan olur yada sigaradan(bunlar hep ergenlik).
...(derin bir sessizlik çöker ve üstüne ergenimizin yani benim bulunduğum dal çatırdayarak yaklaşık 2 metre yüksekte kırılır ve yere düşülmüştür.)...
-qwdfasdfgnsadfgkj ahehöhüheho ahahahaha
...( sol ayak çıkmıştır )...
--spoiler--
içimizin de dışarının da kımıl kımıl olduğu zamanda, yeşil, böyle tuzlanarak yenen güzel bir şeydir. Ama gel gör ki çağla deyince sonuna şikel lafını koyasım var.
22 yaşında samsunlu bir arkadaşımın daha önce hiç tatmamış, tatmamış olmasını bırak adını bile duymamış olmasıyla oldukça şaşırmama neden olan olgunlaşmamış meyve. samsunda satılmıyor mu yahu bu meyve?
an itibari ile popstar 2013 yarışmasın da ''bağa gel bostana gel'' parçasını söylemiş, ve akabinde anne tarafından 4 kardeş baba tarafından 1 kardeşe sahip, yarışmacı bu durum da demek ki bu kızımızın anne ve babası ayrı.
can eriğin yokluğunda abdurrahman çelebidir. bizim mahallede erik yoktu küçükken, her yer çağla ağacıydı, çağlaya dalardık. senede bir iki defa belki üç akrabalar vasıtasıyla falan gittiğim mahallelerde eriğe dalan çocuklar olurdu imrenirdim. çağlaya dalan aşırı da umursanmazdı, "çağlaya dalan vaaar!" diye şikayet edilmezdi, halbuki o da sonradan şekerpare(yahut zerdali veya mişmiş belki de kayısı, bir türlü tam öğrenemedim şunu) olan bir meyve yani az çok değeri var. peki şimdi neden parayla alırken yan yana çağla ve erik varsa çağlayı tercih ediyorum, erik yesene kardeşim. neyse çok saçmaladım ama çocukluk anıları işte hep bunlar. bi de şu var (bkz: çağla aşı)
