çok keyifliyken koyulan çaydan daha bir yudum dahi içmeden sevgilisinden ayrılan arkadaş kişisi sizi arar ve hiç susmadan konuşmaya başlar. onu dinlemekten çayı tamamen unutursunuz ve çay aklınıza geldiğinde ıce tea olmuştur.
yeterli derecede tiryakisi olmama rağmen her seferinde başıma gelendir. bir başka şeyle uğraşırken bardakta kalan çay illa soğuyacak ve içimeyecek hale gelecektir. neden yapıyorum ben de bilmiyorum ama çayın makus talihi bu...
(bkz: kanayan yara)
dengesizin birinin kolunun çarpmasıdır. her gruptada vardır bir tane. yok arkadaş yılda bir gün çayı devirme günü ilan edelimde istedikleri gibi devirsinler bizde yıl boyunca huzurla çayımızı içelim.
ofiste tam gönül rahatlıgıyla vrdiğiniz molayı taçlandıran eyleme baslarken murphy kanunları gereği birbiri üstüne gelen işler nedeniyle çaya dokunamamaktır.
çaya şeker koyduğunu unutup bi daha şeker koymaktır. hatta daha da iğrenci süper geyik bi arkadaşın şekerliğe tuz koyması ve bütün temiz, saf duygularla sizin o tuzu çaya koymanızdır.
sigarayla birlikte içilmeye kalkıldığında olması muhtemel durum.çünkü sigara çay ikilisi ne kadar muhteşem bi ikili olsa da ikisinden biri mutlaka unutulur ve bu genelde çaydır.sigara biter çay akla gelir lakin çay piç olmuş loğusa şerbetine benzemiştir.
