bir ara cezasını yediğim ve hırs yapıp tüm kurallara uyarak bir günde 141 tane entry girdiğim ama çaylak olduğum için en çok entry girenler listesine giremeyerek hayal kırıklığına uğradığım iğrenç durum.
belli başlı sorularla yüzleşmenizi sağlayan süreçtir.
-ne yazıcam olum ben?
-eğitici, öğretici şeyler yazarsam daha çabuk yazar olur muyum?
-ben bunları yazıyorum da beni görüyorlar mıdır ki lan?
-eee ben hala çaylağım unuttular mı ki olum beni?
-tamam işte lan 10 tane entry girdik daha napayım ki ben?
-bir mesaj atsam mı acaba?
çok fena bir durum. bir yandan sözlüğe giresiniz geliyor, bir yandan çaylak olduğunuz aklınıza geliyor düşünüyorsunuz, düşünüyorsunuz ama ne zaman affedileceksiniz bilemiyorsunuz.
ayıp size be. 500 entryim uzun uzun bilgi içeren yazılardan, 300 entryim mantıklı teorilerden oluşuyor, son 10 entryimde lüzumsuzluk ettim, ama farkındayım. bakın, far-kın-da-yım! 1 ama sadece 1 entryimde yaptığım ironi anlaşılmadı diye bunu mu yapıyorsunuz? yarına çaylaklığımı kaldırmış olun. benim gibi bir yazarı çaylak yapan kendisine moderatör demesin. ayıptır ya. bu sözlük benim yaşamımı sürdürme alanlarımdan biri.
aylar sonra farklı bir platformda yine yeni yeniden içine düştüğüm tabakadır.
ayrıca burnu havada, ben falanca sözlüğün en iyi yazarıyım şeklinde dolaşan adamların arada sırada bu tabaka içerisine girip nereden geldiğini unutmaması gerekir.
