derdini söyleyip derman da bulamayan bari mesaj atayım diyip atamayan sol frame diye tabir edilen başlıklar topluluğunda hiç bir zaman var olamayan her zaman tematik,ortamlara akamayan toplumun siktir ettiği yazar adaylarıdır..aynı zaman da 24 saatimin yarısını bu sözlüğe veriyorum ne zaman karşılığı alacam diyen yazar adaylarıdır..
özel mesajlarınız bölümünde özel mesajı yok diye fırça yiyen çaylaklara fırsat verilmesini talep eder fırçalarını yiyip oturmaları tavsiye ediyorum..
ayrıca uludağ sözlük sınırları içerisinde yeni üye olmuş(yazarlıktan bu mertebeye düşürülmüş olanlar da var tabi), moderasyona kendisini ispat edememiş kişiler için kullanılan bir etikettir.
çaylaklık aslında bir çok kişinin düşündüğünün aksine çok da kötü bir olgu değildir, yani tabi ki kimsenin sizin varlığınızdan haberdar olmaması kötü gibi görünse de çaylaklık size hata yapabilmek, hatalarınızı düzeltebilmek için verilmiş bir fırsattır bir yerde de.
çaylaklık size yeni girdiğiniz bir ortamda, o ortamı tanıma şansının verildiği bir rütbe, o ortamda nasıl davranılması gerektiğini, neler yapmanız gerektiğini öğreten bir olgudur. bu durumu kendinize + veya - puan olarak çevirebilirsiniz, bu da tamamen sizin elinizdedir. önemli olan bu fırsatı değerlendirebilmek, kendinize minimum zarar maksimum fayda sunabilmektir.
işbu sebeplerden ötürü "çaylak" sıfatına sahip iken, önce ortamı tanıyın, "ne, nasıl oluyor, neden" gibi soruları kendinize sorun daha sonra eyleme geçin. pata küte olaylara girerseniz, bundan zarar görecek olan kişi sadece ve sadece siz olursunuz, ne ağlayanınız olur ne de arkanızdan sü döken birisi.
çaylaklık güzel şey..
hayalleri,umutları vardır çaylakların her yeni güne "acaba..acaba yazar oldum mu? "
diye tarifsiz bir umutla,heyecanla başlarlar.
artık yazarlık mertebesine eriştiklerinde kendilerine çeki düzen vermeleri gerektiğini kendilerine tekrar tekrar hatırlatırlar..
(kilo vermelerini,kaslı görünmelerini,zayıflarsa kilo almalarını,saç ve sakallarının simetrik görünmesi gerektiğini,annelerine öff demenin yalnış olduğu,her sabah işlerine,okullarına zamanında gitmeleri ve arkadaşlarına örnek olmaları gibi..) çünkü onlar artık toplumun saygın kesiminden insanlardır..(daha doğrusu saygın kesime girmeye çalışan adaylardır)
ama içlerinde kötü çaylaklarda var tabii..
yazar olduklarında " şunun nick i ne laann " deyip bok atmalar olsun
"herkesin azına zıçarım leaan " diyip kutsal yazarlık görevini kötüye kullanmayı düşünen çaylaklarda vardır ve daima olacaktır
olsunda bi yerde herkes iyi olacak değil ya.
(bkz: çaylak psikolojisi)
(bkz: yazar olmayı bekleyen çaylak)
sevgili sözlük, ben bu satırları sana yazarken 9 mesajımı girip garip garip bekleme moduna girmişken çaylak olduğumu farkettim. bu da sana ilk ve son mesajım al sana 10. mesaj, çıkarın beni bu dipsiz kuyudan. Yazarım, çizerim, okurum hepinizi.
edit hödüt: 20 giri demişsiniz baba 20 çok, pazarlık payı filan yok mu? 10 iyidir candır güzeldir.
siyasi bir entryden sonra ortaya söylediğim "gerizekalı" lafını üstüne alınan biri tarafından gammazlanmam sonrasında oluşan, hiç hoş olmayan durum. bir mesajla çok kolay yapılan, attan düşürüp eşşeğe binderme hareketi... siz siz olun böyle kaka şeyler yapmayın emi sevgili yeni nesil yazarlar. ben öğrendim sınırlarımı size de ders olur inşallah.
hapishanelerde yeni gelen mahkuma sorulan bir klişe vardır. "neden düştün gardaş suçun ne?" diye. çaylaklık da bu mahkumiyet gibi. sanırım ben siyasi suçluyum. en kötüsü de bu galiba. artık bitsin diyorum uzun sürdü bu, bana yakışmadı. çaylaklık da bıkkınlık vermeye başlıyor zamanla. yazdıkların suya yazılan yazılar gibi kaybolup gidiyor. heyacansız...
uzun süreden beri kurtulamadıgım ünvan. kronik bagımlılıgım oldu aylardır. kurtulurdugum gün tekrar caylaklık mertebesine ulaşarak fazlasıyla tecrübe ettigim olay zevkli eglenceli ya bundan sonra istermisin yapma moderatörüm artık.
yüzümü kızartan durum. başımı iki elimin arasına alıp zall ben sana ne yaptımda bana kıydın, bir insan bu kadar çabuk harcanır mı dedğim durum aynı zamanda.
çaylak olmak da bir sınavdır. her sınavda da bir olgunluk kazanırsın. yani çaylaklık faydalıdır. sabrı öğretendir.
bu durumdan çıktığımda yazdıklarımı görmem ümidiyle.