başlıkta var bir tuhaflık kabul ancak evirdim çevirdim gene bunda karar kıldım.
seni bilmem ama ne zaman salondaki misafir sayısı altıdan fazla olsun, benim kafa daha boş bardakları tepsiye koyarken karışır. bu, mutfağa gidip çayları doldururken, aval aval bardaklara bakıp "x abla çayını nasıl istedi" "şu sağdaki bardak onun muydu ki" diye düşündürten hadisedir.
- şu yanında kaşık olan benim bardağım
+ ben içine koydum canım
= benimkinde kaşık yok biliyorsun şekersiz içerim çayımı, karıştırma e mi
* fincan olan benimdi. açık olsun ama
% canım ya puantiyeli bardak benimkisi, benimki bu sefer demli olsun olur mu
olmaz mı? olur tabi. eldeki tepsiyi koydum mu mutfak tezgahına, aldım mı elime demliği, tam koyacam bardaklara çayı, hayda hangi bardak kimindi şimdi. hayır söylemişler bir de. neyse puantiyeli bardak ayla teyzenindi sanki, çayını açık mı istemişti ki?
işte tam o anda salondan biri gelirse yanına ne ala. yardımcı olur belki hatırlamana ya da koyarsın içeriden getirdiğin bardakları lavaboya, çıkarırsın yeni bardak her biri için, riske girmemek adına.
ev sahibi olarak mutlaka bulursun bir çözüm sonunda. rahat rahat gider salona, servis edersin sonra. oldu ya çayını bitiren derse " sen zahmet etme ben alırım çayımı " diye, benden tavsiye aman sen itiraz etme.
temiz bardaklarla yeni bir çay servisi yapılması durumunda hiç de sorun olmayacak hadise. zira hepimiz insanız ve unutabiliriz. temiz iş yapmak asla yanıltmaz insanı. yeter ki bardak stokları sağlam olsun. iki-üç fazladan bulaşığın lafını etmeyeceksiniz di mi?
tamam hangisi kimindi karıştırdın, o dert değil de...
ayşe teyzenin mi açıktı, mualla hanım'ın mı demliydi. sanırım nuriyanım teyzenin ki fincandaydı.
hayır sorun ne biliyo musunuz.
bardak karışmış, yenisi ile değişir...
fincan yerine ince belli gitmiş, o da dert değil. ince belli ile içiversin. nasılsa bi daha ki çay tazelemede yine karışacak bardaklar ve bu sefer belki fincan denk gelecek.
ama açık çay isteyene demli vermek yok mu, o çok kötü.
öyle bi açıklık ki, kıvıramıyosun da. hatun çay mı içiyo su mu belli olmuyor.
farz edelim ki verdim açık isteyene demli çayı. iki seçenek var;
1.bu çok demli açalım biraz.
tamam başta gurur kırıcı gibi görünse de kadın hakkını arıyo. açık istemişti, söylemese neyse.
2.çayı içer zar zor ve bu şık da kendi çinde ikiye ayrılır;
2a.siz bardağı almaya uzandığınızda eliyle bardağın üstünü kapatarak "tamam canım kendim alırım" der.
2b."bu sefer açık olsun" ama o bu sefer kelimesine öyle bi vurgu yapılır ki, bi dahaki çay servisine not defteri ile katılırsınız.
her eve büyükçe bir termos şart, onu bunu bilmem madem tercihlerinde bu kadar ısrarcısın kendi çayını da kendin al.
o kadar bardağı hangisi kimindi ve kim nasıl çay istemişti düşünceleriyle taşımaktansa gidip mutfaktan demliği alır gelirsin, ne bardaklar karışır ne de kimin nasıl çay istediğini dert edersin.