çay içmeyi bilmekten kasıt bardağı ağzına götürüp hürrrp diye çekmek değil.
çayı demlemek, bardağa koymak, karıştırmak, tadına vara vara adabınca içmek bir kültürdür. çay dediğin öyle yalapşap içilmez. demleneceği demlikten konulacağı bardağa kaç şeker atılıp nasıl karıştıralacağı hep bu kültürün parçalarıdır.
sonra çay dediğin öyle yalnız başına içilmez. muhabbet tellalıdır. muhabbet edecek birisi yoksa en azından yanına bir cigara yakılır onu da içmem diyorsanız bir kitap alınır ya da ne bileyim bi manzaraya karşı içilir.
gelgelelim tecrübeyle sabittir ki çay içmenin adabından anlamayan teresler ne muhabbet ehlidir ne de bir boka faydaları vardır. kocaman kocaman bardaklarda koca karı öper gibi çay içenlerden tutun önüne bulaşık suyu koysan çay diye içecek andavallar ne bir yaralı parmağa işerler ne de hayırlı bir laf ederler.