çatı katında yaşayan bir insan olarak zamanında hayallerim vardı. evet evet ergendim,büyüdüm bir çatı katı kiraladım yağmur sesleriyle uykuya dalıp kuşların ayak sesleriyle güne başlıcaktım taaki bir gece uyurken yağmur damlalarının ahşap tavanımı aşıp ayaklarıma damlayana kadar. daha sonraki günler dedim ki kendi kendime her sefanın bir cefası vardır dayan ey tektekbasaraktan. günler günleri kovaladı ben mutlu mesut tavanımdan akan yağmur damlalarına rağmen hayatımı devam ettirip şiirlerimi yazarken, şarabımı yudumlarken ayı postumun üstünde çıplak uzanmış haldeyken * taa ki çatıya anten takmak için çıkan amcalarla göz göze gelinceye kadar. neyse neyse neyse dedim velahavli dedim günlerime devam ettim. bir gün bir arkadaşım dediki buraya ne kız atılır beeee dedi. katıldım bir anda aklımda şimşekler çaktı. hemen gittim bir kız ayarladım yalvar yakar eve getirdim hatunumu. mutluydum aklımda oluşan şimşekler başka organlarımda şimşeklenmemeye devam etti taa ki hatunum bu çatı katı ne karanlık yaa aşşağı inelim ruhum daraldı diyene kadar. tabi dururmuyum yapıştırdım cevabı ruhsuz dedim hatunuma kovdum hemen onu evimden. neyse çatı katında yaşayan bir insan olarak hayatımdan memnunum öyle ya da böyle. kıskanan gözleri üzerimde hissede hissede yaşamıma devam ediyorum ve çatı katımı gerçekten çok seviyorum. şimdi hayalimdeki sevgilimle hala o benim ruhumla alev alırken o alevlerle yaktığım mumlarımı izliyorum. mumlarımın alevinde onu düşlüyorum, şiirler yazıyorum sevgilime. yağmur damlacıkları çatımın kapısını tıklatırken hoşgeldiniz diyorum ve buyur ediyorum onları yeşil kovama. bunların hepsini çatı katım sayesinde yaşadığımı biliyorum. öyle ya da böyle çatı katında yaşamayı seviyorum.