önce hayata sol dan baktıklarını düşündüğüm için sempatiyle baktığım, sonra dertlerinin medyada yer almak olduğunu farkettiğim gurup. 1 mayıs pankartlarıyla ve sosyal içerikli:) sloganlarıyla sevdiğim , sonrasında kutlu doğum haftasında astıkları ve bir gece ansızın diye başlayan o meşhur pankartlarıyla arama mesafe koyduğum oluşum.
gece itibariyle* şiir, destan, kitabe, yazıt ne bulmuşlarsa yazmışlardır. manyak lan resmen bu adamlar deli sürüsü. maç esnasında terden sırılsıklam olan arkadaşın çıkartıp savurduğu tişörtten gelen terleri ağzını açarak oohhh diye içen adamların olduğu tribünden daha ne beklersin ki? bir de aralarından en moderatörü bu şahıs. ahah.
turkiye'dek en orijinal taraftar grubu. ancak icime sinmeyen bir tarflari var. kendilerini asiri bir sekilde on plana cikarmalari, takimlarinin onune gecmeleri, takimlarindan ziyade surekli kendilerini ovmeleri hos degil. bugun liverpool maci var. futbol, sonuc onemli degil ingilizlere nasil takim desteklenir gosterelim gibi yaklasimlar olayin mantigina aykiri. sonucta taraftar dedigin sey, takima bagli bir olgu. takim olmadiginda, kotu oldugunda bir anlami kalmiyor. misal eskisehir, goztepe. kimse taraftarlari iyi diye hadi cikin super lige demiyor.
bu grubun, takimdan ayri bir kimligi oldugunu, kendi sovunu yaptigini, bundan haz aldigini, kendini tatmin eden bir yani oldugunu kimse gormezden gelemez.
"çarşı sinan engin'e karşı" pankartını gördüğümde; tamam, işte budur abi, ben aslında beşiktaşlı olmalıymışım dedirten, kendisine o duruşuyla aşık ettiren, çarşı sempatizanı yapan, amma velakin, sonrasında çarşı sinan engin'le kardeş manasında saçmasapan bişeyler açıklayarak hayallerimi yıkan, tü allah sizin de müstehakınızı diyerekten, mevcut takımını tutmaya devam ettiren taraftar grubu *
beşiktaşlıların beşiktaş'tan daha çok övündükleri hatta bazılarının beşiktan daha çok sevdiği taraftar grubu. bu gibi olayları diğer takım taraftarlarında görmemiz imkansızdır.
Meyve veren agac taslanir, sozunun ne kadar dogru oldugunu gosteren iftiralara ragmen hala dimdik ayakta durmayi basarabilen, sadece kapalinin degil tum turkiyenin en buyuk taraftar toplulugu...
Baska bir sekilde, besteleri calinan taraftar toplulugu da denilebilir.
tribünde adam öldürmek ve küfretmekten başka işleri olmayan, takımına yarar değil zarar sağlayan gruptur. kendilerinin takımlarına olan sevgilerinden şüphemiz yok ve organizasyonlarını da tebrik ediyoruz ama takımına yararı olmadıkça, 20-25 yaşında adamlar öldükçe bu taraftarlık değil olsa olsa barbarlıktır.
çarşı bir grup değil bir ruh dur, kuruluşu 1940 yıllara dayanır, daha eski olduğunu iddaa eden arkadaşlarımda olabilir ama , kasımpaşalı ahmetler, delikafa mustafalar, hayalet ahmetler, 1940 lardan sonra duyulmuşlardır, tarihinde sürekli tartışmalar ve kaoslar olmuşdur, dikkatinizi çekmek istediğim konu ise, ne zaman çarşı gurubu içinde çalkantılar olsa grup başkanı değişir, sıra malesef alen markanyan a gelmişdir.
alen, on yılı aşkın süredir çarşı gurubuna direk başkanlık yapmaktadır, bu uzun süre, yıllardır çarşı gurubunun içinde olan diğer arkadaşlar için artık yeteri bir süredir ve savaş başlamışdır, alen den önceki başkan erol serter, kendi isteği ile bıraktığı için o dönem bu tarz olaylar olmamışdı ama şimdi engellemenin imkansız olduğu bir sürec başladı, her ne kadar takım aşkı desek de, gurup başkanlarının bu işden geliri astronomik seviyededir ki, alen zaten parayı allahına kadar bulmuşdur.
sıranın kendilerine geldiğini düşünen kelle isimler isimler grup içinde ekiplerinide alarak bir güç yarışı başlatmışlardır, çarşı gurubun başına geçmek zannedildiği gibi kolay olmadığını bilen bu kişiler, tüm güçlerini ortaya koyacaklar, gözlerini budakdan ayırmayacaklardır, tememnimiz kan dökülmeden bu işin bitmesi, alen in kazandıkları bir derbi maçı sonunda gurubu bıraktığını açıklamasıdır, hiç olmassa yeni başkan seçiminin ilk devresi bu sayede sessiz sedasız kapanacak, diğer kelleler kendilerini tribünde göstereceklerdir.
alen başkanlığı bırakmaz ise ne olur?
kaos tırmanarak büyür, rant hevesine kapılan diğer insanlar (mafya) devreye girer, çete savaşları başlar, istanbul daki namlı babaların destekledikleri isimler, arkalarındaki güçlerle beraber ''kurtlar vadisi inönü'' yü cevirmeye başlarlar, alen bu savaşı daha önce kazandığı için gene mücadele edecekdir ama zaman değişmiş yöntem ve uslup farklılaşmışdır, inşallah beşiktaş camiasının bir abisi olarak gönüllerde kalmayı seçer ve bırakır.
bütün bu kargaşanın ortasında gene bütün maçlara giden gene 90 dakika boyunca susmayan birileri olacakdır, gene çarşı pankartları açılacak gene marşlar söylenecekdir, bunu yapan ise o ruh dur, çarşının ölümsüz ruhu.
kapalı tribüne loca yaptırmak isteyen Serdar Bilgili yönetimi tarafından açık tribüne gönderilmenin acısını serdar bilgili'ye küfür ederek çıkartan ve serdar bilgili'yi istifa etmeye zorlayan, bunun karşılığı olarak da yıldırım demirören tarafından kendilerine vaad edilen kapalı tribüne tekrar dönen oluşum.
beşiktaş lı olmamama ragmen gidip görup beraber tezahürat edecegim taraftar grubu. evet beşiktaş ın taraftarı olmak cok farklıdır, izleyicisi olmak cok farklıdır. onlar herazaman taraftarlarınıda izleyicilerinide saygı ile karşılamaktadır.
galatasaray'ın gercekleri tarih yazar marsında, "ne besiktas ne fener ne de trabzon" kısmını kendilerine uyarlayıp, gecen sezon ortasından beri kendi besteleriymis gibi söyleyen gruptur.
tribün liderlerinin bazılarının, kulüp tarafından verilen bedava biletleri satarak gelir elde ettiği ve ne yazık ki değerli tribün liderlerinden birini* bedava bilet için yapılan bir rant kavgası sonucu kaybeden oluşum. bir insanın hayatına mal olacak kadar öteye giden bu rant kavgasında, infazı gerçekleştirenler kadar holiganlara rant sağlayan kulüp yönetimlerinde de suç aranmalıdır.
aşırıyı seven beşiktaş taraftarlarının oluşturduğu topluluk. düğününde çarşı - beşiktaş şarkılarını çaldıran arkadaşımı bilirim. fanatikten daha fanatiktirler.